Bugun...



Arif Ali Cangı yazdı:1 Eylül KHK'leri (1) - 672 Sayılı Kamudan Tasfiye Kararnamesi

Olağanüstü Hal (OHAL) rejimi amacını aşar şekilde uygulanmaya devam ediyor, gün geçmiyor yeni bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayımlanmasın. Resmi Gazete 1 Eylül'de olağan sayısının yanı sıra iki ayrı mükerrer sayısıyla yayımlandı. 1.mükerrer sayıda binlerce kamu görevlisini ihraç eden 672 sayılı KHK, 2. mükerrer sayıda ise birbiri ile ilgisiz pek çok konuda düzeme yapan ve pek çok kanunda değişiklik yapan 673 ve 674. sayılı KHK yayımlandı

facebook-paylas
Tarih: 07-09-2016 17:35

Arif Ali Cangı yazdı:1 Eylül KHK'leri (1) - 672 Sayılı Kamudan Tasfiye Kararnamesi

1 Eylül KHK'leri (1) - 672 Sayılı Kamudan Tasfiye Kararnamesi

Arif Ali Cangı

Olağanüstü Hal (OHAL) rejimi amacını aşar şekilde uygulanmaya devam ediyor, gün geçmiyor yeni bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) yayımlanmasın. 

Resmi Gazete 1 Eylül'de olağan sayısının yanı sıra iki ayrı mükerrer sayısıyla yayımlandı. 1.mükerrer sayıda binlerce kamu görevlisini ihraç eden 672 sayılı KHK, 2. mükerrer sayıda ise birbiri ile ilgisiz pek çok konuda düzeme yapan ve pek çok kanunda değişiklik yapan 673 ve 674. sayılı KHK yayımlandı. Bu KHK'leri tek tek ele almak istiyorum.

672 Sayılı KHK kararname ile kamu da sorgusuz sualsiz tam bir tasfiye gerçekleştirildi. Kamu görevinden uzaklaştırılanların arasında 2 binin üzerinde öğretim üyesi, 11 binin üzerinde öğretmenin olması olayın vahameti göstermeye yeter. KHK "başka hiçbir işleme gerek kalmaksızın" sözüyle hiçbir dava ya da soruşturmaya gerek duymadan ve hatta savunma dahi almadan, 50 binin üzerindeki kamu görevlisini çalıştığı kurumdan atıyor, üstelik bunu ilgilisine tebliğ bile etmiyor. Bununla da kalmıyor, attığı kişilerin 'mahkumiyet kararı aranmaksızın' rütbelerini, memuriyetlerini geri alıyor,silah ruhsatlarını, gemi adamlığı belgelerini, pilot lisanslarını ve pasaportlarını iptal ediyor, onbeş gün içinde lojmandan çıkartıyor

Kararnameyle kamu görevinden çıkarılanların, büyükelçi, vali gibi unvanları ve müsteşar, kaymakam ve benzeri meslek adlarını ve sıfatlarını kullanmaları ile bu unvan, sıfat ve meslek adlarına bağlı olarak sağlanan haklardan yararlanmaları yasaklanıyor.

KHK ile darbe girişimi gerekçesiyle ilan edilen OHAL'in, iktidar tarafından tüm muhalif kesimlerin tasfiyesi için fırsata çevrildiğini görüyoruz. OHAL'in gerekçesi 15 Temmuz darbe girişimini soruşturmak, faillerini cezalandırmak,  yeni darbe girişimlerini önlemekti. 672 sayılı KHK'ye bu amacın dışına çıkılmıştır. Kamu görevinden atılanlardan sadece öğretim üyeleri içinde darbe girişimiyle, darbe girişiminin asli faili olduğu söylenen Fetullahçı Terör Örgütü Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) ile ilgisi olmayan en az 40 kişi var.

Örnek vermek gerekirse; Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr.Betül Yarar'ın darbe girişimi ile FETÖ/PDY ile ne alakası var? Yeşil Sol Parti üyesi olan geçen dönem HDP parti meclisi üyesi olan, eşcinsellik ve toplumsal cinsiyetle ilgili akademik çalışmalarıyla tanınan Betül Yarar, "FETÖ'cülere dava açarak profesörlüğümü kazandım; şimdi FETÖ'cü suçlamasıyla görevden alındım" diye isyan ediyor.

Bir diğer örnek; Kocaeli  Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden halk sağlığı uzmanı Prof.Dr.Onur Hamzaoğlu'nun darbe ile FETÖ/PDY ile uzaktan yakından bir ilgisi olabilir mi? Kamuoyu Onur Hamzaoğlu'nu 100 ölümden 33'ünün kanser nedenli olduğu Dilovası'ndaki çalışmaları  ile  tanıdı.

Onur hoca, Dilovası ve Kandıra'da doğan çocukların ilk kakalarında ve annelerinin sütündeDünya Sağlık Örgütü tarafından tanımlanmış sınır değerlerin üzerinde ağır metal tespit eden projenin yöneticisiydi. Böylelikle 'kalkınmacı' politikalar sonucu kurulan kirli endüstrinin insan sağlığına ne kadar zararlı olduğunu herkese gösterdi. [1] Sağlığa zararlı politikaların destekçileri olağan soruşturmalarla onu üniversitesinden uzaklaştıramadılar, şimdi OHAL kararnamesi ile amaçlarına ulaştılar.

Bu iki örneğin dışında, kim olursa olsun, suçlu olduğu yargı kararı ile tespit edilmeden hiç kimse yürütme organı tarafından peşinen suçlu sayılıp, bir kararnameyle işinden atılamaz, hakları elinden alınamaz. Darbeyle hesaplaşma darbeci uygulamalarla yapılamaz.

672 Sayılı KHK, 12 Eylül darbe günlerinde çok büyük haksızlıklar ve çok ağır mağduriyetler yaratan 1402 Sayılı Sıkıyönetim Kanunu uygulamalarını aratmıyor. 1402'likler gibi  672'likler nitelemesine şimdiden hazırlanın.

1 Eylül Dünya Barış gününde yürürlüğe giren KHK ile 50 binin üzerinde kamu görevlisi hiç bir soruşturma yapılmadan işinden atıldı, aileleri ile birlikte yüzbinlerce kişi mağdur edildi.  Anayasaya göre en geç 30 gün içinde KHK'leri denetlemesi gereken TBMM ise hiç bir şey yokmuş gibi tatilde. [2]

Bu mağduriyetlerin yaratacağı toplumsal travma nasıl aşılacak? Onun için bir an önce hukuk güvenliği sağlanmalıdır. Meclis olağanüstü toplanmalı OHAL ilanından bu yana çıkartılan 8 ayrı KHK'yi denetlemeden tatile girmemeli. Diğer yandan yargısal denetim  için davalar açılmalıdır.

'OHAL döneminde yapılan işlemler için yargı yolunun kapalı olduğu' algısı yanlıştır, sadece yürütmeyi durdurma yolu kapalıdır ki bu da itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne gidilmesi halinde aşılabilir. KHK uygulamalarına ilişkin davaların görülmeye başlaması aynı zamanda Yargının  kendini toparlamasını da sağlayacaktır




Kaynak: T24

Editör: yeniden ATILIM

Bu haber 1112 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Basından yazılar Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI