HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş,

‘PKK derhal elini tetikten çekmeli, Hükümet operasyonlarını durdurmalı’

MHP'nin HDP'ye oy verenlere ''şerefsiz'' demesine yanıt veren Demirtaş, "Oy verdiği partiye göre insanları şerefsiz ilan eden böylesi bir aşağılık politikaya teslim olmayacağız" diyerek, ilk seçimlerde hedeflerinin baraj değil iktidar olduğunu dile getirdi.

Wan'da öğleden sonra düzenlenecek barış mitingi öncesi Akdamar Otel'de basınla kahvaltıda bir araya gelen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Selamlamanın ardından yaşanan çatışmalı sürece ilişkin konuşan Demirtaş, "Hepimizin bu çabası tüm Türkiye'nin beklentisi olan barışa vesile olur, elbette şu zorlu zahmetli günleri ilk defa yaşamıyoruz. Wan halkı çatışmaların acısını, sancısını yaşamış, bedelini ödemiş kentlerimizden biri. Depremden sonra Wan ayağa kalkarken, inşa süreci yaşarken, bizler bunu kalıcı bir barışla taçlandırmaya çalışırken, hızla çatışmalı bir sürece girdik. Edirne'ye, Akdeniz'e, Karadeniz'e giderseniz herkes şu soruyu soruyor: '7 Haziran öncesine göre ne değişti?', 'Neden çatışmalar başladı?' Bunun tek nedeni HDP yüzde 13 oy aldı ve AKP bu nedenle iktidardan düştü. Seçimin hemen ardından 'Çözüm sürecinin filmini çekerseniz' dediler. Biz ise seçimden çıkar çıkmaz hızlı bir biçimde görüşmelerin başlaması gerektiğini söyledik. Oysa barış süreci denilen şey bir partiye mal olmuş, tekel olan bir şey değil. Barış süreci halka mal olmuş bir süreç" değerlendirmesinde bulundu.

Asker ve polis ailelerine çağrı

"AKP varsa barış, AKP yoksa savaş" anlayışını kabul etmelerinin mümkün olmadığının altını çizen Demirtaş, şu vurgularda bulundu: "Öyle bir şey dayatılıyor ki ülkeye, 'Biz olmazsak huzur vermeyiz' demeye getiriyor. Şimdi bundan çıkmanın yolu halkın buna vereceği tepkidir, bu çok önemlidir. Toplumun barışa, huzura olan talebini ortaya çıkarmalıyız. Biz 'Size savaş yaptırmayacağız' diyeceğiz. Bunu yapalım ki kim savaşı kendi siyasi çıkarları için kullanıyor ortaya çıkar ve barış karşısında geri adım atar. Bugün hükümet operasyonlarını durdurmazsa, PKK eylemlerini durdurmazsa tek taraflı bir ateşkes olmaz. Bugün taraflara güçlü bir şekilde barış çağrısı yapacağız. Bu ses yükselirse yarın bugün önemli gelişmeler olabilir. Neye güveniyorum, toplumun barış sesine güveniyorum. Türkiye'nin bir yanında herkesin barış sesini yükseltmesi lazım. Lütfen rica ediyorum, evladı askerde olan, polis olan anneler, babalar. Siz bu evlatlarınızı kolay yetiştirmiyorsunuz. Sesinizi yükseltin iktidar uğruna evlatlarımızı ölüme göndermeyin, 'Bu işi masada, diyalogla çözün' deyin. Halkın emri, talimatı olursa çatışmalar durur. Barış için elimizden gelen ne varsa bu çabanın içindeyiz. Biz buna hazırız."

'Bunlar Çin malı çakma milliyetçiler'

Son günlerde çok kirli dezenformasyon yapıldığına işaret eden Demirtaş, kendileri dışında barış için çalışan kimsenin olmadığını söyledi. Demirtaş, "Ağızlarında tek bir barış, tek bir çözüm önerisi yok. Her gün onlarca cenaze gelirse daha mutlu olacaklar, her cenazeden sonra dönüp HDP'yi düşürüp, oylarını yükseltmeyi planlıyorlar. Tüm dertleri bu" dedi ve ekledi: "Madem dertleri bu değil, neden barış önerilerimizi hainlik olarak görüyorlar. 'Gidip Kandil'i basalım, yıkalım' diyen vatansever, biz barış dediğimiz için hain oluyoruz. Böyle vatanseverlik mi olur, bunlar Çin malı, çakma milliyetçiler. Dünyanın en çakma milliyetçileri Türkiye'de. Dünyanın her yerinde milliyetçiler var, ama böyle bir milliyetçilik yok. Ağızlarından küfür çıkıyor. Bakın MHP'ye oy verenler, CHP'liler, AKP'liler farklı düşüncelerle oy veriyorlar, ama Türkiye'nin en büyük partisi yüzde 70 ile barış partisidir. Halkın gönüllerde kurduğu bu partiye uymak zorundayız. Kışkırtma ve tahriklerine rağmen her gün köşelerinde hedef göstermelerine rağmen barış dilinden vazgeçmeyeceğiz. Bu ülkenin evlatlarının göz göre göre tabutlara konulmasına izin vermeyeceğiz. Tek derdimiz oy olsa, AKP'yi geriletmek olsa, yerimizde otururduk. Bu savaş AKP'yi bitirirdi, ama bizim için önemli olan demokrasi, çözüm ve özgürlüktür. Bunun için siyaset yapıyoruz, biz devletin imkanlarını çalalım, çırpalım diye siyaset yapmıyoruz, hiçbir arkadaşım Ankara'da atama ile kredi ile ihale ile uğraşmıyor. Türkiye'nin birliğini beraberliğinizi, huzurunu sağlarsak bizler Kürtler, Türkler ve tüm kesimler rahat ederiz. Budur partimizin kuruluş misyonu, halkımızın eşit, özgür ve refah içinde yaşamasıdır. Ancak parlamentoya gelip sadece ailesinin rantı olarak çalışanların ülkenin en vatanseveri payesi veriyorlar, hırsızın en büyüğüne, vatansever madalyası takacaklar, bunların hiç birine boyun eğmeyeceğiz. Kim buna sessiz kalırsa tepkimizi ortaya koyuyoruz" dedi.

Taraflara çağrı

Her iki tarafa da çağrıda bulunan Demirtaş, "Bugün iki tarafa da çağırımız, PKK derhal elini tetikten çekmeli, tahkim edilmiş ateşkese uyacağını açıklamalı. Hükümet operasyonlarını durdurmalı ve müzakere için hazır olduğunu açıklamalı. Türkiye'nin beklentisi budur. Dolmabahçe mutabakatı Türkiye'nin önünü açacak çok önemli bir belgedir. HDP olarak biz bu noktadayız, seçim olur veya olmaz ama en acil görevimiz barıştır. Net olarak söylüyoruz, talep değil, mecbursunuz Sayın Davutoğlu, barış için bunu yapmaya mecbursunuz. Biz kişisel bir talepte bulunmuyoruz, mecbur olduğunuz bir şeyi söylüyoruz. 400 savaş uçağı kaldırıp operasyonu yapabiliyor, Kandil'i günlerce bomboş bombalıyorsunuz, o günden beri yüzlerce milyon Tl dağa taşa heba ediyorsunuz, sadece oylarınızı arttırmak için bunları yapabiliyorsunuz. Peki İmralı kosterini neden kaldıramıyorsunuz? Daha önce defalarca söyledik bu vatan hepimizin diye. Silah bırakmak isteyen bir örgüt var, masada seni bekliyor. Dolmabahçe mutabakatı budur. Çözüm varken, neden dağlar taşlar bombalanıyor, insanlar ölüyor" ifadelerini kullandı.

MHP'ye 'şerefsiz' tepkisi

İnsanların 7 Haziran'da barış için kendilerine oy verdiğini, kendilerinin de demokratik sivil bir anayasa sözünü halka verdiğini anımsatan Demirtaş, "Kuru hamasete ayıracak zamanımız yok. Barışa dair en somut adımların bu hafta atılmasını istiyoruz. Her yerde savaş isteyenlere inat el ele barış için sokaklara çıkalım, bir MHP'li HDP'li ile CHP'li AKP'li el ele versin sokağa çıksın. 'Biz saray için evlatlarımızı feda etmeyiz' desin. HDP olarak bütün bu süreci iyi bir noktaya getirdiğimizi düşünüyoruz, bu nedenle inanıyorum çok gerçekçi sonuçlar elde edeceğiz, kimse karamsarlığa, umutsuzluğa kapılmasın, artık barışamayız diye düşünmesin. İç savaş adım adım gelirken Suriye bugün harabe haline geldi, bütün dünyada aç perişan mülteci konumuna düştüler. Halep, Humus, Şam... Suriye'de ayakta kalan tek bir bina yok. Neden biliyor musunuz, böyle günlerden geçerken el ele veremediler, onların bir HDP'si yoktu, her şeye rağmen savaşa karşı çıkan siyasetçileri yoktu. Lütfen toplum HDP'yi iyi anlasın. Biz onların kullandığı dili kullansaydık ülke ne hale gelirdi, ben çıkıp 'Buna oy veren şerefsizdir' deseydim ülke ne hale gelirdi, ellerini ovuşturuyorlar, hayır. Biz bu ülkenin her yurttaşını inancı, fikri ile seviyoruz, biz insanlarımızı seviyoruz. Hangi partiye oy verirse versin her yurttaşımız şereflidir, onurludur. Oy verdiği partiye göre insanları şerefsiz ilan eden böylesi bir aşağılık politikaya teslim olmayacağız. Daha yanı başımızda Suriye'de olan biteni okuyamayanlar ülkeyi yönetemezler. Neden bizi tahrik ediyorlar, aynı aşağılık dille cevap verelim ki iç savaş çıksın. İşte biz buna izin vermeyeceğiz. Biz siyasete bunun için girdik. Benim siyaseti bırakmamla bu ülkeye barış geleceğini gelsem bugün bırakırım. Tek amaçları HDP'yi baraj altında bırakıp bedava milletvekili çıkarmak. Buna da ileri demokrasi diyorlar. Bunlardan nasıl barış gelecek. Biz HDP olarak artık barış projelerimizi ortaya koyacağız" diye konuştu.

'İlk seçimde hedef iktidar'

İlk seçimde hedeflerinin iktidara gelmek olduğunu vurgulayan Demirtaş, "Öyle baraj falan değil, hedefimiz iktidar olarak barış, kardeşlik projelerini hayata geçirmektir. Bu bizim açımızdan gerçekleşebilir bir hedeftir. Türkiye toplumu HDP'nin arkasında duruyor. Wan halkı da eminim ki bugün ortaya koyacağı barış fotoğrafıyla halkın nasıl öncülük yapacağını gösterecek. Wan halkı barıştan yanadır ve bugünkü mesajı tarihe not geçecektir. Dolgun maaş almak için savaş provokatörlüğü yapanları Allah'a havale ediyoruz. Burada yerelde zor şartlarda çalışan arkadaşlarımızın zorluk, sıkıntı yaşamaması hepsinin kolaylık göstermesi lazım. Basın mensuplarının işini kolaylaştıralım. Asıl eleştirmemiz gereken bu savaştan para kazananlardır" dedi.

Demirtaş konuşmasının ardından, Şırnak Silopi'de 4 Ağustos günü askeri kışlaya yapılan saldırıda yaşamını yitiren Er Abdulhalit Araz'ın Wan Özalp'e bağlı Molatopuz Mahallesi'nde yaşayan ailesini ziyaret etmek için buraya hareket etti.