Fiskaya’da yaşayan 90 yaşındaki Sıdıka Alkan:

‘Devlet bizi rahat bıraksın’

Sur’daki yıkım çerçevesinde “risk alanı” ilan edilerek talan edilmek istenen Fiskaya’da yaşayan 90 yaşındaki Sıdıka Alkan, devletin kendilerini rahat bırakmasını istedi.

Amed’in Sur ilçesinde Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde “kentsel dönüşüm” adı altında 23 Mayıs’ta başlatılan yıkımda 1. Etap Bölgesi’nde sona gelindi. Bariyerlerle çevrilen mahallede yıkım biterken rant merkezine çevrilecek mahallede binaların temelleri atıldı. İş makinelerinin çalıştığı mahallenin yanı başında oturan Surlular kaygılı bir şekilde yaşamlarını sürdürüyor. Toz, duman ve iş makinelerinin gürültüsü arasında kalan Sur halkının yaşamları alt üst oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hala içeriği açıklanmayan yıkımın 2. ve 3. etabı da önümüzdeki günlerde başlanacak.

Bakanlar Kurulu'nun 23 Mart 2016 tarihinde aldığı karar doğrultusunda yayımlanan kararname ile Sur ilçesinin yüzde 82’sini kapsayan ve 6 bin 300 parselin kamulaştırılması kapsamında Dabanoğlu, Fatihpaşa, Hasırlı, Cevat Yılmaz, Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde başlatılan yıkım da sürüyor. Bu kapsamda yürütülen yıkım Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ile kayyum atanan Yenişehir Belediyesi’ne devredildi.

ŞİMDİ DE FİSKAYA’YA GÖZ DİKTİLER

Sur’un yanı sıra Amed’in eski yerleşim yeri olan Yenişehir  ilçesine bağlı Fiskaya da (Dicle ve Feritköşk mahalleleri) “risk alanı” ilan edilerek yıkımına karar verildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 11 Temmuz 2017 tarih ve 8972 sayılı yazısı üzerine Temmuz 2017 tarihinde toplanan Bakanlar Kurulu’nun 6306 sayılı "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunu"nun ek 1. Maddesi uyarınca alınan karar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile 18 Ağustos'ta Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Ayrıca kamulaştırılan Dicle ve Feritköşk mahalleleri, UNESCO Dünya Miras Listesi sınırları içerisinde yer almasına rağmen "riskli alan" ilan edildi.

90 YAŞINDAKİ SIDIKA’NIN GİDECEK YERİ YOK

Fiskaya’da kamulaştırma kararı alınan her 2 mahallede olası bir yıkımın gerçekleşmesi durumda 12 bin yurttaş yerinden edilecek. İki mahallenin yaşayanların çoğu da 90’lı yıllarda köy yakmaları döneminde devlet tarafından zorla göçe tabi tutulan yurttaşlardan oluşuyor. Bu yıkımdan etkileneceklerden biri olan tek başına yaşayan 90 yaşındaki Sıdıka Alkan, evini terk etmeye niyetinin olmadığını dile getiriyor. Mahallelerinde güçlü komşuluk ilişkileri olduğunun altını çizen Sıdıka nine, kimsesi olmadığı için komşularının yardımıyla günlük ihtiyaçlarını gideriyor. Yıkımın gerçekleşmesi halinde ise gidecek yeri olmadığını söyleyen Sıdıka Alkan, “Tek başıma yaşıyorum. Beni buradan çıkarsalar gidecek yerim yok. Artık yeter memleketimizi yakıp yıktılar. Beni buraya gömsünler ama beni buradan çıkarmasınlar” dedi.

‘SON NEFESİMİ BURADA VERMEK İSTİYORUM’

Devletin zulmünün başlarından hiç eksik olmadığını vurgulayan Sıdıka Alkan, şöyle devam etti: “Yıllardır devlet bize eziyet ediyor. 27 yıl önce Batman’da köyümüz yakıldıktan sonra eşimle göç ettim. Çocuklarım olmadığı için tek destekçim eşimdi. Eşim öldükten sonra burada tek başıma kaldım. Eşimden sonra komşularım benim ailem oldu. Şimdi devlet tekrar bizi evlerimizden çıkarmak istiyor. Artık burada ölmek istiyorum. Huzur içinde daha fazla acı çekmeden son nefesimi vermek istiyorum. Devlet bize zulüm etmekten vazgeçsin. Müslüman olan bu zulmü daha fazla sürdürmez.”