Bilgen'den 'dokunulmazlık' açıklaması:

Bu süreç onların istediği gibi seyretmeyecek

HDP'nin "dokunulmazlıkların kaldırılması" noktasındaki tavrını belirlemek amacıyla yaptığı 4 saatlik toplantının ardından açıklama yapan Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, sonuna kadar direnme kararı aldıklarını belirterek, AKP'nin getirmek istediği darbeye karşı sivil siyaseti ve demokrasiyi savunacaklarını vurguladı.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP), demokratik siyasete darbe olarak gördüğü "dokunulmazlıkların kaldırılması" konusundaki tavrına ilişkin almış olduğu kapalı grup toplantısının ardından Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, açıklama yaptı.

Bilgen, AKP'nin geliştirmek istediği darbe kararına karşı sonuna kadar direnme kararı aldıklarını söyledi.

Bilgen, şunları söyledi: "Bugün karşı karşıya bulunduğumuz durum sadece HDP milletvekillerine dönük bir baskı, bir dışlama değil, aynı zamanda parlamentonun fiilen tasfiye edilmesidir. Suçla mücadele iddiasıyla dokunulmazlık zırhına bürünerek, suç işleme hakkı olarak yorumlanabilecek bir durumla bir tartışma yürütürken, açıkça suç işlemeyi teşvik etmek, siyasi partilerin grup kararı alması, oylarını belli etmelerini sağlayacak düzenlemelerin içerisine girmeleri bu sürecin ne kadar hukuk dışı olduğunu, varmak istediği noktanın da ne kadar demokratik kültürle bağdaşmayacak nitelikte olduğunu gösteriyor."

'Bu bir darbe sürecidir'

Gelinen bu aşamayı "darbe süreci" olarak değerlendirdiklerini söyleyen Bilgen, "Parlamentoyu işlevsizleştirme, parlamentodan temsilin ortadan kaldırılmasına karşı bütün zerrelerimizle direneceğiz. Bütün seçenekler masaya yatırıldı, bütün aşamaları seçmenlerimizle tartışacağız. Bu uygulamayı Türkiye demokrasi güçlerinin gündemine taşıyacağız. Bu bizim açımızdan bir kırılma noktası, bir dönüm noktasıdır. Türkiye'de halen sivil siyasetten umudu beklentisi olanlar, seçtikleri oy verdikleri partinin takipçisi olmazlarsa Türkiye fiili bir darbeyi yaşayacak" diye konuştu.

'Topluma tuzağa karşı duyarlılık çağrısı'

"Bu tuzak karşısında bütün toplumu duyarlı olmaya, sivil siyasete sahip çıkmaya çağırıyoruz" diyen Bilgen, "Komisyon aşamasında bu önerinin değişmesi için yeniden gözden geçirilmesi için bizim önerimizin gündeme alınması için de tartışmalara aktif olarak katılacağız. Ama genel kurul aşaması ve fili tutuklama aşamasına geldiğinde boynumuzu uzatmayacağımızı, bu sürecin birilerinin planladığı gibi kolayca bir tasfiyeye dönüşmeyeceğini açıkça belirtmek istiyoruz" ifadesinde bulundu.

Bilgen, bu süreci sonuna kadar direnerek, bugün itibariyle kendileri açısından bu sürecin hale dönüşü mümkünse, Meclis'te birlikte demokrasi mücadelesi vermekten geçtiğini imkanlarıyla bunu zorlamayı düşündükleri ancak bu kanalların kapanması durumunda da bütün seçeneklerin önlerinde olduğunu kaydetti.

Bilgen, "Sine-i millet olacak mı?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Biz buraya birilerinin lütfu ile gelmedik. Bütün engellemelere rağmen buraya geldik. Bizi burada görmek istemeyenler, bizim varlığımızdan rahatsız olanlar, bizsiz bu parlamentonun yürütüleceğini düşünenler boşa heves ediyorlar. Kolayca gitmeyeceğiz. Aksine onların en korktuğu şeyler nerelerse bunu yapacağımızı görecekler. Bundan sonrasında Meclis çalışmaları da kolay olmayacak."