Hizmet Emekçileri Meclisi:

Emek sömürüsüne karşı birlikte mücadele etmeye çağırdı.

Hizmet Emekçileri Meclisi, emek sömürüsüne karşı birlikte mücadele etmeye çağırdı. Yayınlanan açıklamayı sizlerle paylaşıyoruz:

Bizler de işçi sınıfının önemli bir parçasıyız

‘İşçi sınıfı’ dendiğinde daima aklımıza şehir merkezlerine çok uzaktaki fabrikalarda yahut maden ocaklarında çalışan, yaşadığımız tüm hayatı yaratan, kölece ve güvencesiz olarak çalıştırılan, bir “tip” haline gelmiş işçi gelir. Bu yanlış bir tasvir değildir; evet gerçekten de hayatı yaratan işçi sınıfı fabrikalarda, maden ocaklarında, inşaatlarda, tünellerde, köprülerde patronların ve sermayenin karı için hayatını tüketmek zorunda bırakılan işçilerdir. Doğru, fakat işçi sınıfı yalnızca bu “bizden uzakta” hakkı gasp edilen, grevler örgütleyip mücadele veren işçi kitleleriyle sınırlı değildir.

Sosyal hayatı biz inşa ediyoruz

‘Hizmet sektörü’ denilen iş kolları toplamı, Türkiye’de ve dünyada en çok çalışanın bulunduğu sektörlerden biri. Hizmet sektörü altında çalışan ve sömürülen garsonlar, otel çalışanları, aşçılar, barmenler, market personelleri, hostesler/hostlar, temizlik işçileri, özel güvenlik görevlileri olarak bizler de metropollerde yaşanan sosyal hayatı inşa ediyoruz.  Restoranlarda insanların yemeklerini biz yapıyoruz, barlarda ve eğlence mekanlarında bizim sayemizde insanlar konforlu ve rahat bir sosyal ortamda eğleniyor, bizler sayesinde oteller 7/24 çalışıyor, bizler sayesinde işletmeler ve mülkler korunuyor, bizler sayesinde bu alanların temizliği sağlanıyor.

Farklı alanlarda aynı şekilde sömürülüyoruz

Fakat sömürülen emeğimiz bir türlü ‘hayalet’ durumundan kurtulamıyor. Çoğumuzun yaptığı işin belirli bir tanımı bile yok. Garson olarak barmenlik de yapıyoruz, aşçı olarak kasiyerlik de yapıyoruz; ‘ilelebet mağdur’ patronlar ise bu belirsizlikten ve örgütsüzlüğümüzden sonuna kadar yararlanıyor ve emeğimizi sömürüyorlar. Çalışma saatlerimiz işletme çıkarları doğrultusunda genişletiliyor, güleryüzlü olmak dayatılıyor, görevi servis olan personele satış elemanı olmak da dayatılıyor, sigortalı ve güvenceli çalışma hakkımız geçiştiriliyor ve bundan dolayı da birçok arkadaşımız sebep gösterilmeden işten çıkartılıyor.

Koşulsuz hizmet etmeye itirazımız var!

Neredeyse tüm işletmelerde olan “Biz bir aileyiz” konsepti üzerinden yapılan mobbingden, ücretlerimizin gecikmesinden, azlığından, yapmak zorunda olmadığımız işleri yapmak zorunda kalmaktan, evlerimize hep geç dönmekten, sigortasızlıktan, belirsizlikten, görünmez olmaktan sıkıldık ve buna itirazımız var! Çalıştığımız her kolun belirli iş tanımının olmasını, sigortalarımızın ilk mesaimizle başlamasını, bizim uymamız gereken kurallar olduğu gibi hizmet ettiğimiz kişilerin de uyması gerekecek kurallar istiyoruz. Emeğimizin tanınmasını, görünür olmasını istiyoruz. Bunlarla birlikte daha sözünü edemediğimiz taleplerimizi netleştirmek, bir araya getirebilmek ve hedefimize bunları alarak mücadele edebilmemiz için örgütlenmeye, birlikte çalışmaya, birlikte öğrenmeye ihtiyacımız var.

Mücadelemizi yaratalım, emeğimizi birlikte savunalım!

Patronlar nasıl bizi tüketerek kar ediyor ve güçleniyorlarsa bizler de birbirimizi yeniden üreterek güçlenebiliriz. Onlar nasıl rekabet halindeler ve birbirlerinin kuyularını kazarak güçleniyorlarsa bizler de birbirimize omuz vererek güçlenebiliriz. Gelin hukuki ve ekonomik taleplerimizi birlikte oluşturalım ve bir mücadele yaratalım! Hep güçsüz hep yalnız kaldığımız patronlara karşı birbirimize destek olalım! Emeğimizi birlikte savunalım!

Hizmet Emekçileri Meclisi