Bugun...



İSİGM (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi): İş Cinayetlerinde 6 Ayda 912 İşçi Öldü

2016 / Haziran Ayı İş Cinayetleri Raporu ►İş cinayetlerine karşı Sendikalı Ol… Yaşamak için Direnİşçi… ►Haziran ayında en az 200, yılın ilk altı ayında ise en az 912 işçi yaşamını yitirdi İstanbul Atatürk Havalimanı’nda IŞİD terör saldırısı nedeniyle şu ana kadar 45 kişi yaşamını yitirdi. Ölenlerin 20’si saldırı anında çalışan havalimanı personeli, otel çalışanı ve taksiciydi. Aynı anda bir işçi katliamı da olan bu saldırıyı lanetliyor ve aramızdan ayrılanları saygıyla anıyoruz…

facebook-paylas
Tarih: 04-07-2016 10:45

İSİGM (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi): İş Cinayetlerinde 6 Ayda 912 İşçi Öldü

İSİGM (İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi):

 

İş Cinayetlerinde 6 Ayda 912 İşçi Öldü

 

2016 / Haziran Ayı İş Cinayetleri Raporu

 

İş cinayetlerine karşı Sendikalı Ol… Yaşamak için Direnİşçi…

Haziran ayında en az 200,

yılın ilk altı ayında ise en az 912 işçi yaşamını yitirdi

 

İstanbul Atatürk Havalimanı’nda IŞİD terör saldırısı nedeniyle şu ana kadar 45 kişi yaşamını yitirdi. Ölenlerin 20’si saldırı anında çalışan havalimanı personeli, otel çalışanı ve taksiciydi. Aynı anda bir işçi katliamı da olan bu saldırıyı lanetliyor ve aramızdan ayrılanları saygıyla anıyoruz…

* * *

'Çiçeği burnunda' Başbakan Binali Yıldırım 21 Haziran’da AKP grup toplantısında bir konuşma yaptı…

Birkaç satır başı aktarmak istiyoruz:

“Dün Elazığ’da tren yolundan geçmeye çalışırken bir sürücü, 9 vatandaşımız hayatını kaybetti. Her şey insanla başlıyor, her şey insanla bitiyor. Ne tedbir alırsanız alın, insan hatasını ortadan kaldıracak makina icat edilmedi. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Taşıdığın insanların sorumluluğunu düşünmek lazım. Önümüzde bayram var. Kaymak gibi yollar yaptık. Yolları böldük, milleti birleştirdik. Siz siz olun, kurallara uyun. Yolların kralı olmaz, yolların kuralı olur...”

 

Yazılı, görsel, dijital basından takip edebildiğimiz, emek-meslek örgütlerinden gelen bilgiler ile işçiler, işçi yakınlarının bildirimleri ışığında tespit edebildiğimiz ve her gün güncellenen bilgiler ışığında 2016 yılının ilk altı ayında yaşanan iş cinayetleri şöyle:

 

Ocak ayında en az 115 işçi,      

Şubat ayında en az 143 işçi,

Mart ayında en az 160 işçi,

Nisan ayında en az 171 işçi,

Mayıs ayında en az 123 işçi,

Haziran ayında ise en az 200 işçi yaşamını yitirdi…

 

Bu yılın ilk altı ayı itibarıyla ülkemizdeki şiddetlenen savaş ortamı ile birlikte sermayenin işyerlerinde uyguladığı baskı ve zor rejiminin en görünür biçimi olan iş cinayetleri de devam ediyor. 2016 yılının ilk altı ayında iş cinayetleri sonucu en az 912 işçi kardeşimiz aramızdan ayrıldı…

Son dört yılda Haziran ayında yaşanan iş cinayetlerine bakarsak;

2013 yılının Haziran ayında en az 104 işçi,

2014 yılının Haziran ayında en az 151 işçi,

2015 yılının Haziran ayında en az 155 işçi,

2016 yılının Haziran ayında ise en az 200 işçi yaşamını yitirdi...

Haziran ayında yaşamını yitiren 200 emekçinin 172’si işçi, memur statüsünde çalışan ücretlilerden; 22’si çiftçilerden/küçük toprak sahiplerinden ve 6’sı esnaflardan olmak üzere 28’i kendi nam ve hesabına çalışanlardan oluşuyor...

Tarım, taşımacılık, inşaat, ticaret, belediye, sağlık, maden…

Haziran ayındaki iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımına bakarsak;

 

Tarım, Orman işkolunda 53 emekçi;

Taşımacılık işkolunda 41 işçi;

İnşaat, Yol işkolunda 34 işçi;

Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 12 emekçi;

Belediye, Genel İşler işkolunda 10 işçi;

Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 8 işçi;

Madencilik işkolunda 6 işçi;

Petro-Kimya, Lastik işkolunda 5 işçi;

Tekstil, Deri işkolunda 5 işçi;

Metal işkolunda 5 işçi;

Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 5 işçi;

Konaklama, Eğlence işkolunda 5 işçi;

Çimento, Toprak, Cam işkolunda 3 işçi;

Enerji işkolunda 3 işçi;

Gıda, Şeker işkolunda 2 işçi;

Savunma, Güvenlik işkolunda 2 işçi;

Banka, Finans, Sigorta işkolunda 1 işçi yaşamını yitirdi…

Servis/trafik kazası, ezilme, göçük, düşme, IŞİD terör saldırısı, elektrik çarpması, kalp krizi…

Haziran ayındaki iş cinayetlerinin nedenlerine bakarsak:

 

Trafik, Servis Kazası nedeniyle 45 işçi;

Ezilme, Göçük nedeniyle 42 işçi;

Diğer nedenlerden dolayı (intihar, silahlı saldırı, yıldırım düşmesi, arı sokması, boğa saldırısı, silikozis, belirlenemeyen) 29 işçi;

Düşme nedeniyle 20 işçi;

IŞİD terör saldırısı nedeniyle 20 işçi,

Elektrik Çarpması nedeniyle 18 işçi;

Kalp krizi nedeniyle 14 işçi;

Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 7 işçi;

Nesne Düşmesi, Çarpması nedeniyle 4 işçi;

Patlama, Yanma nedeniyle 1 işçi yaşamını yitirdi…

13 kadın ve 187 erkek…

Haziran ayında iş cinayetlerinde 13 kadın ve 187 erkek işçi yaşamını yitirdi...

Haziran ayında iş cinayetlerinde 6 çocuk ve 44 yaşlı işçi yaşamını yitirdi...

14 yaş ve altında 2 işçi,

15-17 yaş aralığında 4 işçi,

18-27 yaş aralığında 33 işçi,

28-50 yaş aralığında 105 işçi;

51-64 yaş aralığında 37 işçi;

65 yaş ve üstünde 7 işçi;

Yaşını tespit edemediğimiz/bilmediğimiz 12 işçi yaşamını yitirdi...

İstanbul, Elazığ, Ankara, Bursa, İzmir, Kocaeli, Manisa…

Haziran ayında Türkiye’nin 58 şehrinde ve yurtdışında iki ülkede olmak üzere iş cinayetlerinde işçi kardeşlerimizi yitirdik... Buna göre:

 

44 ölüm İstanbul’da; 12 ölüm Elazığ’da; 8’er ölüm Ankara, Bursa, İzmir ve Kocaeli’nde; 7 ölüm Manisa’da; 5’er ölüm Konya ve Osmaniye’de; 4’er ölüm Aksaray, Antalya, Şanlıurfa, Tekirdağ ve Tokat’ta; 3’er ölüm Adana, Denizli, Edirne, Erzurum, Kayseri, Malatya ve Sakarya’da; 2’şer ölüm Ağrı, Balıkesir, Bartın, Eskişehir, Hakkari, Kahramanmaraş, Karabük, Kastamonu, Mardin, Muğla, Ordu, Rize, Samsun, Sinop ve Uşak’ta; 1’er ölüm ise Afyon, Aydın, Batman, Bilecik, Bolu, Çanakkale, Çorum, Diyarbakır, Düzce, Erzincan, Gaziantep, Giresun, Isparta, Karaman, Kilis, Kütahya, Mersin, Nevşehir, Niğde, Sivas, Trabzon, Zonguldak, İran ve Lübnan’da yaşandı…

 

 

İş cinayetlerinin sorumlusu devlet ve sermayedir…

Adalet istiyoruz…

 

 

2016 / Haziran ayında iş cinayetlerinde yaşamını yitiren Şükrü Akbıyık, Ahmet Doğan, Ömer Sefil, Nezir Çerbez, Süleyman Bayraktar, Erkan Ölmez, Hüseyin Yıldız, Ömer Çakır, Veli Karadoğan, Hasan Akay, İsmail Ekinci, Nuri Balcı, Kenan Avcı, Münür Filiz, Cemile Aydın, Diyap Abid, Murat Başer, Fatma Sarıçiçek, Ali İlhan, A.E., Kadir Muhammed Simavi, Mesut Karakoç, Zülfü Habip Yaşar, Doğan Deniz, Turan Özdemir, Muhammed el Aşab, Rami el Aşab, Basil Halit, Kusay (Hüseyin) el Salih, Abdullah Haydar el Bargas, Ayşe Gence, Recep Ersoy, Ercan Şen, Ökkeş Muğlu, Halim Oğuz Giray, Turgut Güzel, Meltem Karadeniz, Birol Anuf, Vefa Muhammed, Sıdıka Müslim, Kemal Eroğlu, Rahim Mahmut, Hasan Karaoğlan, Muhammed Uysal, Zeki Gürlek, İlhan Aydoğdu, Ali Küçükuzun, Yaşar Çetin, Hasan Çelikten, Furkan Ateş, Mehmet Emin Bulgurcu, Namık Tezmen, Orhan Gülbiten, Yusuf Akdi, Feridun Yükseltürk, Alaattin Bayrak, Kadir Yayla, Ali Kaya, Mustafa Caymaz, Alpay Ünal, Niyazi Gülerce, Celil Serim, Selim Mehmet Serim, Murat Gülen, Volkan Uysal, Mehmet Ferik, Ahmet Şimmo, Mutlu Aydar, Kadir Güney, Mustafa Cemal, Sevim Kardeş, Elif Tutuş İnce, Soner Gözdağı, Alaattin Diken, Muammer Erdoğan, Fırat Karavil, Mustafa Solak, Yunus Ahmet Erken, Ali Abay, Ali Rıza Çatal, Esra Tekin, Ahmet Bayraktar, Birol Bakü, Ahmet Cebeci, Rüstem Akıncı, Aykut Koçak, Muhammed Muhtar Muhayri, Mehmet Ali Nalbantoğlu, Erhan Gülbeniz, Yılmaz Kuzucu, Serhat Koç, Cemil Üstünel, Havle El Halef, Göksel Kurnaz, Fatih Aybir, Cengiz Elveran, Talat Kara, Emre Eser, Hakan Yaslıtaş, Yusuf Yücedağ, Yusuf Bal, Mehmet Ağırağaç, Murat Genç, Fikret Akçay, Mikail Cengiz, Mustafa Mete Ayık, Niyazi Murtazalioğlu Aliyev, Halil İbrahim Çakır, İsmail Yüceyüz, Hüseyin Koç, Mustafa Mutlu, Mustafa Güllü, Abdurrahman Çiçek, Mustafa Korkmaz, Kadir Başaran, Abdullah Yıldız, Hüdaverdi Özkan, M.E., Fatih Yamaner, Hüseyin İmren, Aleksandre Akopashvili, Husein Al Husein, Karim Özbek, İsmail Kurt, Hüseyin Kar, Mahmut Çekiç, Selahattin Uslu, Yılmaz Eren, İmdat Çise, Serhat Bozkuş, Kerim Erhan, Tevfik Yusuf Haznedaroğlu, Çağlayan Çöl, Umut Sakaroğlu, Mahmut Çizmecioğlu, Abdulhekim Buğda, Özgül İde, Gülşen Bahadır, Mahmut Mert, Adem Kurt, Muhammed Eymen Demirci, Ercan Sebat, Merve Yiğit, Yasin Öcal, Mustafa Bıyıklı, Erol Eskisoy, Ali Zülfikar Yorulmaz, Dombrasow Dimitriv Kyucyukov, Halil İbrahim Sevimli, Hakan Akay, Serdar Aslan, Bekir Ulusoy, Kemal Güngör, İhsan Bircan, Akın Ercan, Engin Güvercin, Bayram Bitane, Bakır Yıldırım, Barış Turan, Mehmet Beşir Ova, Hüseyin Eşen, Osman Saygılı, Ahmet Cankar, Ali Sevda, Timurhan Kapışkay, Feruşah Esen, Durmuş Topal, Ekrem Öztürk, Bilal Kaya, Cumhur Köse, Dursun Ali Göl, Cemal Doymaz, Oleksiy Voytsov, Sergi Kravchenko, Mehmet Yıldırım, Mustafa Törün, Gürsu Ulaşan, İlknur Yüce, Özler Kiriş, Hikmet Türk, Şinasi Özdemir, Veli Duman, Ertan An, Murat Güllüce, Sıddık Peçenek, Erkan Çınar, Ercan Yılmaz, Ayhan Ölçer, Sabri Emir, Yakup Kahraman, Yaşar Taşkıran, Kadir Tekin, Davut Uzun, Hikmet Kafalı, Mehmet Fatih Çetin, Rahman Yalçın, Önder Bilikli, Mehmet Timur, İsmail Tonbak ve ismini öğrenemediğimiz bir işçiyi saygıyla anıyoruz!

Elazığ’da 5’i Suriyeli 9 sera işçisini taşıyan minibüse kontrolsüz hemzemin geçitte tren çarptı ve Türkiye’nin Başbakanının söylediklerine bakın!

 

Elazığ’da 9 işçinin yaşamını yitirdiği iş cinayetine değinip peşinden ‘kaymak gibi yollar yaptık’ diyebilmek, yorumu sizlere bırakıyoruz…

 

Trafik, servis kazaları ülkemizde iş cinayetlerinin ilk üç nedeninden biri iken siz sorunu sadece ‘insan hatası’ olarak açıklıyorsunuz. Oysa trafik/servis kazası nedenli iş cinayetlerinin temelini devletin bir bütün olarak yanlış ulaşım politikaları oluşturmaktadır.

 

Yine yanlış iç ve dış politikalar sonucu ülkemizde milyonlarca göçmen Suriyeli var. Savaştan kaçan bu insanlar Türkiye’de en kötü koşullarda çalışmakta ve iş cinayetlerine maruz kalmaktalar. Elazığ’da ölen 5 Suriyeli tarım işçisi günlük sadece 30 TL alıyordu ve hepsi 8-10 kişilik ailelerine bakmak zorundaydılar.

 

Son dönemde konu ile ilgili rapor hazırladık. Mevsimlik tarım işçilerinin en önemli ölüm nedeni çalıştıkları araziye uygun olmayan araçlarla ve uygunsuz yollarla götürülürken yollara savrulmaları. İşte Elazığ bu durumun son örneği oldu…

 

“Geçen hafta Tunçbilek’te yerin 500 metre altında, hayatını kara elmasla kazanan madenci kardeşlerimizle iftarda birlikte olduk. Vatandaşlarımızın gece yarısı olmasına rağmen heyecanı, coşkusu dikkate değerdi...”

 

Sosyal medya hesaplarımızda iki ayrı iftar yemeği fotoğrafı paylaştık. İlkinde Başbakanın geldiği yemekte galerinin duvarları kaplanmış, işçiler pürü pak, iftar sofrası zengin, sanki maden demezsiniz kömürün zerresi yok. Oysa ki bunların bir mizansenden ibaret olduğunu biliyoruz. Bu yüzden gerçek bir maden işçisi iftar yemeği fotoğrafı paylaşmıştık. İki tahta üzerine atılan örtü üzerine yumurta, zeytin, pide, peynirden ibaret ve maden işçisinin emek gücünü yeniden üretemeyecek düzeydeki sofrasını.

 

Diğer yandan Başbakan TTK ocaklarının özelleştirilme sürecine girdiğinden, buna karşı binlerce Zonguldaklı madencinin sokaklara çıktığından bahsetmiyor. ‘TTK zarar ediyor’ söylemine artık kimse kanmıyor, öyle ki özel ocakların devlete maliyeti daha yüksek, nereden bakarsanız sermaye için madenlerin özelleştirilmesi ‘ballı börek’.

 

Son olarak belirtelim. En iyi çalışma koşullarının olduğu iddia edilen Manisa Soma Eynez’de bulunan Koç Holding’e ait Demir Export’un maden ocağında 08.00-16.00 vardiyasında -400 kotta “ayna” diye tabir edilen ve işçinin yüzünün dönük olarak çalıştığı taraftan “topan” denilen taş-kömür parçasının altında kalan 36 yaşındaki Kadir Yayla iş cinayetinde yaşamını yitireli tam bir hafta oldu…

 

“Türkiye bütün olumsuzluklar içerisinde, ilk 4 ayda dünyanın en fazla büyüyen 5 ülkesi arasına girmeyi başardı...”

 

Hangi bedelle? Raporumuzun başlığı ‘Haziran ayında en az 200, yılın ilk altı ayında ise en az 912 işçi yaşamını yitirdi’. Bu büyümenin işçilere yansıması bu. Diğer yandan da çocuk, kadın, yaşlı ve göçmen işçiler başta olmak üzere işçi sınıfının çalışma koşulları kötüleşiyor ve refah seviyesinde de bir artış yok…

 

En korunmasız işçi gruplarından, göçmen işçiler…

Evet, bu ay iş cinayetlerinde yeni bir rekor kırdık. 22 göçmen işçi çeşitli işkollarında çalışırken yaşamını yitirdi. Bir kısmının bırakın çalışma iznini kaydı bile yok.

 

Öyle ki daha 11 yaşında çocuk… Mustafa Cemal, 27 Haziran’da İstanbul Başakşehir’de bulunan Aykosan Sanayi Sitesi’nde 4-B Blok’ta çalıştığı ayakkabı atölyesine çıkmak için bindiği yük asansöründe kapı ile duvar arasına sıkıştı.

 

• Türkçe bilmiyorlardı, Muhammed Muhtar Muhayri, 19 Haziran’da Kahramanmaraş Türkoğlu’nda patronu da Suriyeli olan Palmyra Mermer atölyesinde tıra yükleme yaparken devrilen forkliftin altında kaldı. Suriyeli iş arkadaşları dil bilmediklerinden ambulans ve itfaiyeye dert anlatamadılar ve yardım 40 dakika sonra geldi. Ancak Muhayri kardeşimiz yaşamını yitirdi…

 

Kot kumlama işçileri ve diş teknisyenlerinde silikozis…

Haziran ayında en az iki emekçi silikozisden yaşamını yitirdi.

 

Kot kumlama yasaklandı ama ölümler sürüyor. 32 yaşındaki işçi Mutlu Aydar yıllardır hastaydı ve tedavi gördüğü İstanbul 500 Evler Şafak Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. Bingöl Taşlıçaylı olan Aydar 15.Taşlıçaylı, genelde kot kumlamadan ölen 66. silikozis işçisiydi.

 

• Silikozis sadece kot kumlama işçilerinde değil farklı işkollarında da gözüküyor. ‘Diş teknisyenliği’nde de silikozis nedeniyle erken yaşta ölüm haberleri alıyoruz. Çok tehlikeli/ağır işkolu olarak belirlenen diş teknisyenliğinde özellikle son yıllarda kamuya bağlı ağız ve diş sağlığı merkezlerinin hizmet alımı yapması sonucu, düşük kar marjlarıyla ihaleyi alan firmaların ilk gözden çıkardığı alanın İSİG alanı olduğu gerçeği sadece bizlerin değil 2013 yılı ÇSGB Teftiş Raporunun da tespitidir.

 

İnternette araştırdığınızda muhtemelen böyle bir ölüm haber, göremeyeceksiniz çünkü; hem işveren hem de Diş Teknisyenleri Derneği Antalya Şube Başkanı olan 40’lı yaşlardaki Mehmet Törün 26 Haziran’da ‘kalp krizi’ sonucu yaşamını yitirdi. Mustafa Törün yaptığı işin riskli olduğunu dolayısıyla ihale sisteminden vazgeçilmesi gerektiği gerçeğini katıldığı toplantılarda Çalışma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı yetkililerine anlatamadan/kabul ettiremeden  yaşamını yitirdi.

 

Yaklaşık 15-20 senedir silikozisle mücadele ediyordu. Son zamanlarda akciğerinde rastlanan kitlenin biopsi sonucunu beklerken akut gelişen nefes darlığı ve sonrada kalp krizi... Çıraklıktan başladığı meslek hayatında, metal tesfiyesi / pomza tozu ile aşındırma / metil metakrilat buharı maruziyetine bağlı gelişen bu hastalığını Çalışma Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle yapılan toplantılarda gündeme getirmiş ve aldığı cevapla şok olmuştu: “O zaman bu işi yapmayacaksın kardeşim…”

 

* * *

 

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi işçiler, kamu çalışanları, işçi aileleri, doktorlar, mühendisler, akademisyenler, gazeteciler, hukukçular ve onların örgütlenmelerinin oluşturduğu; devletten ve sermayeden bağımsız; sağlıklı ve güvenli çalışma mücadelesini yürüten bir koordinasyon, bir ağ, bir emek örgütüdür...

 

 




Kaynak: İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi

Editör: yeniden ATILIM

Bu haber 1131 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Emek Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI