Bugun...


Arif Ali CANGI

facebook-paylas
Sepepe'nin öyküsü
Tarih: 22-11-2016 04:13:00 Güncelleme: 22-11-2016 04:13:00


Nükleersiz Gelecek Ödülü töreni için gittiğim Güney Afrika'da aktarılacak pek çok gözlemim var. Apartheid dönemi anımsatmaları, Mandela'nın sağladığı toplumsal barış, ANC yönetiminin eksiklikleri ve yaşanan yozlaşma, doğal güzellikler ve kontrolsüz endüstrileşmenin yarattığı çevresel kirlenme gibi yazacak çok şey var aslında ama ben size Alfred Manyanyata Sepepe'nin öyküsünü yazmak istiyorum.

Nükleersiz Gelecek "Özel Takdir" ödülene layık görülen Sepepe incecik, uzun boylu bir Afrikalı. 11 yıl Güney Afrika'nın Başkenti olan Pretoria'daki Pelindaba nükleer santralinde bakım onarım işçisi olarak çalışmış. Pelindaba nükleer santralinden önce de Koeberg nükleer santralinde çalışmış. Çalışırken testis kanserine yakalanmış, testislerinin alınmasıyla şimdilik hastalığı yenmiş. Hastalanması üzerine işten atılmış, kredisini ödeyemediği için evini kaybetmiş, kendisi gibi kansere yakalanan eşi ölmüş. Çalıştığı yerden hiçbir tazminat ödenmemiş, hiçbir avukat davasını açmaya yanaşmamış.
Yaşadıkları Sepepe'ye yeni bir yaşam yolu çizmiş. O artık kendini, başına gelenleri ve diğer nükleer santral çalışanlarının hastalıklarını anlatmaya, nükleer santrallere dikkat çekmeye, çalışanları örgütlemeye adamış.

Sepepe, kendisi gibi onlarca işçi olduğunu, bilinen 67 çalışanın kanserden öldüğünü, santrallerde çalışanların bazılarının işlerini kaybetmemek için hastalıklarını gizlediklerini, sessiz kalmayı tercih ettiklerini, işçilerin hastalandığı zaman serbestçe doktora gitmelerine izin verilmediğini, bu süreçte belli doktorların kontrolü altında muayene olduklarını anlatıyor. Kendi  sağlığının 1990'larda bozulmaya başladığını, 1998'de kanser tanısı konduğunu, ameliyat olsa da kanserin başka iç organlarına yayılmış olduğunu ekliyor ve hep yanında taşıdığı raporlar, yazışmalar, haberlerden oluşan bir tomar kağıdı gösteriyor.

Sepepe şimdi beş parasız, hastalıklı bedeni ve haksızlığa isyan eden ruhu ile hayatını sürdürmeye çalışıyor, tüm yoksunluklarına rağmen mücadeleyi bırakmıyor.

Sepepe'nin öyküsü böyle, dünyanın her yerinde benzer hayat öyküsü olan çok sayıda insan var. Nükleer santral gibi kirletici, tehlikeli endüstrinin olduğu yerlerde yaşayanların bu tesislerde çalışmaya mahkûm yoksulların kaderi Sepepe'ninki ile ortak. Benzer kaderi paylaşan emekçiler Türkiye'de de var. Nükleer santral kurulacak olursa Türkiye'nin Sepepe'leri çoğalacak.

Akkuyu Nükleer santralini kuracak Rusya'nın Rosatom Şirketi, Güney Afrika'daki nükleer santrallerin ve yeni projelerin ortağı.

Pek çok benzerlikler içinde Sepepe'nin başına gelenlerin yaşanmaması için bir şey yapmak gerek. Dünyayı nükleer belasından kurtarmak zorundayız, nükleersiz bir gelecek için her birimizin ahlaki sorumluluğu var. 



Bu yazı 7869 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI