Dört başlıkta anlatmaya  çalışayım maskeyi.

1- Yaşadıklarımız var olan darbe anayasası ve vesayet olan kendini atayan generaller, onların üstünler meclisi(MGK) ve halka gizli özel anayasalları

2- Ülke filen bölünmüş, Kürt kentleri yıkımı hak eden ve Kürtler ise darbe anayasasında yazanları hak etmiyor.

3-Dünyada örneği olmayan bir devlet aczi yaşanmakta

4- mevcut devlet siyasi aklı (millet ve cumhur (ittihat) ittifakı) bu yasaklı uygulamanın maskeli karar vericileridir.

Devlet  aklı süreklilik arz eder. Yön hareketi sosyalist yapılar içinde hatırı sayılır ağırlıkta iz bırakmayı başardı. Demokrasi, adalet, özgürlük tarifi hep egemen (ittihat) tarifine göre yapıldı.

Kürt kentleri  yüz yıla yakın cumhur  tarihi boyunca tamı tamına yedi kez istila edilen kentler gibi yeşil ne varsa yakıldı, dikili ne varsa yıkıldı.

Yüz yıla yakın tarih'inde her katliam sayıları 25.30.45 bin insanın öldürülmüş, yaşam yerleri virane edilmiş, baykuşlar yaşamış.

Engizisyon dâhil dünya milletleri  Kürt halkının yaşadığı zulüm yaşamamış

Savaşlarda bile savaşan tarafların hastalanmaması için ölülerin gömülmesi bir anlaşmaya bağlanmış.

Kürt halkı ölülerinin vahşi hayvanlara yem edilişini izlemiş.

Dersim, Zilan, Ağrı ve son olarak 2015 Kürt kentlerinin yerle bir edilişinde yaşatıldı. Ölüler koksun diye (gökyüzünde kuşlar, yeryüzünde vahşi hayvanlar) öldürüldü.

Ölülerin bedeni dayanılmaz kokuyu evlatlarına, aile fertlerine  yaşatıldı.

Yeni sürüm (Yön) mensubu olanlar dili sol zihni devlet ısrarla devletin denemek istediği dar ve daraltılmış bölge(yani Kürt batı illerinde hak sahibi değil) zihin oyunu yeniden sahneye konulsun isteniyor.

Millet ittifak(ittihat) Kürt kentlerinde bostan beklemek  için tek bir adamı yok ki. Yüz yıl boyunca soy kırımın temsilcisidir.

Ondandır Kürtler ve kadim halklar bu zillet zihninin temsilcilerine oy vermiyor, devletin yalan, dolan ve talan dili devletin başka partilerine yöneltiyor.

İlk kez başta Kürtler ve bu ülkenin kadim halkları kendi sesleri ve kendi dilleri, kültürleri ile yasaklanmış mecliste var olma derdindeler.

2-ÜLKE FİLEN BÖLÜNMÜŞ

Maskeli beşler sahnede. Yüksek secim kurulu Kürtlere darbe anayasası yanlışlıkla yazmış, sizin seçme ve seçilme hakkınız yoktur dedi.

Sadece hap itiraz etti diğer devlet zihni mensupları yarım ağız cümle kurdu(havet) evet mi, hayır mı anlaşılmıyor.

Devlet adabı gereği, demokrasi sözü gereği, M. İnce, M. Akşener,  T.Karamollaoğlu (yani millet ittifakı) yüksek seçim kurulUnun önünden ayrılmamaları gerekirdi.

Siz ülkeyi böldünüz, bölücü bir devletin yan aparatı olmayız, bizim devlet anlayışımız bu değil demeleri gerekirdi.

Suçlu değilsiniz, ama zindanlarda olmanız sesinizin kesilmesi, yüzünüzün görünmemesi gerekir bizim ikbalimiz ve devletin bekası için diyorlar.

3- Dünyada bir örneği yok, zorla, halkın iradesine el koymak, yok saymak isteyen sadece  devletin kurumlarını yönet görevi verilenleri yapıyor

sesi  kalanlar bu olup biteni onaylamış olmuyor mu?

Devlet adabı gereği bari dünyanın yüzüne bakabilmek için yalandan ölüye ağlayan gibi yapın. Demek ki sizin devlet algınız, itiraz ettiğinizle aynı,sopa onun elinde kol hepiniz olmuşsunuz.

4- Mevcut devlet aklı yüz yıldır bu ülkenin kadim halklarını insanın doğuştan hakları olan değerler yaşama hakkına reva görmediği gibi sesiz kalan millet ittifakı aynı mayanın hamuru olduğunu ispat etti.

Demokrasi dedi olan,ben insanım değerlerimle yaşamak benim hakkım diyenler,gerekçe üretmekten imtina edecek gereğini yapacak

Yapması gereken sandığa giderek oyunu vermek, söz karar,yetki hakkını kullanmak.

HDP halklar diyarıdır, kimsenin politik tarifi engellenmemiştir, söz özgür , tarif özgür.

Evrensel değerler, insanın başat ilkeleri, yol alındıkça eksikler, deneyle, birikir.