Sol taraftan bakınca yüz yıllık yıkıntı yaşandığını söyleye biliriz. Bu tarih hep acıların tarihi oldu.
Bunu Kürtler acısından yol sürürsek tamı tamına 7 kez moğol varı yıkım.
Hani söylenir moğollar veba mikrobunu ilk kez düşman saydıklarına karşı kullanan zulüm yönetimleridir.
Yüz yıllık cumhur tarihi Kürtler acısından yeşil ne varsa yakılmış,dikili ne varsa yıkılmış,yaşamları verene edilmiş insanlar.
Biz Türk tarafına bakacağız.
Sözü döndürmeden,cepheden söylemek lazım.
Bu ülkenin sosyalist hareketleri ayrımsız tümü darbe anayasalarına,generallerin vesayetine cepheden söz söylememişler.
temel argümanları bir birine karşı koz olarak kullanmışlar ve bir birini itibarsızlaştırma da mahir sayılırlar
Oportinizim,basifist,reformist sol argumanlara muhatap kalmamak için egemen sınıfın ve vesayetin kendilerini,toplumu iradesiz sayılmasına sessiz kalmış
Biri diğerini burjuvazinin gölgesinde kalmakla suçlamış,ne savunduğu sınıf için dünya şartlarına ulaşmasına,nede iradesinin yok sayılmasına sözleri olmamış.
Çok partili dönem,sendika yasaları,sıgortalı,güvenceli yaşam,insanın yaşadığı yere,bölgeye dair sözü,kararı hiç olmamış.
Devrim sözü bir ,birlerine karşı havada uçuşmuş. Ama ne fabrikalarda hücreleri,ne mahallede müfrezeleri,nede dağda elinde silah olan birlikleri
Devrimi kim yapacak. Legal alanda siyasi parti en uzun ömürlü olanı (TİP) Beş yıl,en uzun olan siyasi dönem on yıl. Her on yılda bir devlet darbelere baş vuruyor,(yaptırdığı toplum mühendisliği) siyasi yapıların var olan darbe nizamını aşmaya başladığında yürürlükte bulunan darbe anayasasını ağırlaştırarak ve kendi,ni atayan generaller vesayatlerini hem anayasal güvenceye,hem yaptıkları işlerden dolayı yaşam boyu yargılanamaz olarak tek seçici,tek hükmeden olarak sür git devam ediyor
Yüz yıllık yıkım tarihinde ilk kez (TİP) toprak işleyenin,su kullananın dedi ömrü sona erdi.
Darbelerin ve kurucu unsurların bekası için var olan sol maskeli (cellat) partinin kapı dışında beklettiği yedek olmuştur sol
Çünkü (TİP) devletin aşıl topuğuna var olan nizama karşı cepheden söz söylemişti.
Başta (TKP) olmak üzere tüm sol pati ve yapılar çok ama çok ağır bedel ödemişler,her on yılda bir yapılan darbelerden korunmak için karanlıklara çekilmesini kendileri için fırsat sayan egemenler kurulu nizama böylece yüz yıl yıkım olarak sürmesine olanak sağlanmış.
Sol hep kaf dağını hedeflemiş. Ama ne 1920 doğu halkları kurultayını, nede ülkenin ilk anayasası olan (dönemim ikliminden esinlenen) iki bölgeli( Lazistan ve Kürdistan) olarak tarif edilen 1922 meclis oylamasında 375 kabul,75 ret oyu ile yasalaşan ilk anayasa,vali seçimle göreve başlar denilir.
Ne de 1948 yılında kabul edilen (Evrensel Hukuku) görer. Oysa evrensel hukuk.
Avrupa kıtasının binlerce yıllık imparatorlukları, onların (bakiyesi) engizisyonları ve onların yaratığı dünya savaşları ile faşist rejimlerden kurtulmak için sosyalist sistem ve emek güçlerinin önerisini bir kurtuluş olarak görmüş,bunu tüm devletler tarafında güvenceye alınmasını istemişler.
Ülke sol yapıları bunca bedel ödemeyi ber taraf etmek için öncelikle darbe anayasalarından,vesayetten kurtulmanın ilk adımı katılımcı demokrasiyi ve giderek doğrudan demokrasiye ve devrime giden yolu kısaltma yerine yüz yıl yıkıma,zindana,sürgüne ve bu gün yaşadığımız zule temsili demokrasi olarak üstünlerin tekçiliği bu gün sözün yasaklı,insanın fotokopi,meclisin işlevsiz kalmasına neden olmuştur.
Bu gün ilk kez (HDP) devlet zihni,devlet dili yok sayarak yüz yıl yaşadıkları kentler zindanları olan kadim haklar ilk kez kendi meclislerinde kendi halklarına seslenmiş,ilk kez yaşadıkları kentlerin nazar boncukları olmuşlar. Büyük insanlık,demokratik cumhur ve ortak vatan sözü başta sermaye,kendini atayan ülkenin vesayet kurulu ve hükmedenlerin ortak zihni devlet partilerinin var olan darbe anayasası el vermiyor ama değiştirmek zorundayız dedikleri başta hdp yönetici ve seçilmiş yerel iradeyi yönetime ortak etmemek için sözün yasak,yaşamın tutsak edildiği zamanı yaşıyoruz.
Solun kenardan destek verdiği devlet zihni parti yüz yıl yıkımların mimarı olan parti devletin yedek güçleri ile el ele yeni yıkımlar için sözün yasak olduğu ülkede secim tartışması solun önüne yeni tartışma alanı konuyor.