Bugun...


Nizamettin Aktaş

facebook-paylas
ÜÇ ALANDA SAVAŞ
Tarih: 08-07-2016 03:05:00 Güncelleme: 08-07-2016 03:05:00


 

1. Alan

ÖNCE DEMOKRASİ

Toplumun bilinen simaları ile harmanlanmış Alaralarında uzmanların olduğu gurup.

2. Alan

GENİŞ DEMOKRAİSİ ALANI

Demokratik kitle ve meslek örgütlerinin bir arada olduğu gurup

3. Alan

Demokrasi kurultayı çağrıcıları (HDP, CHP) eski vekillerinin içinde olduğu gurup

Bu üç gurupta bulunan kişi ve örgütlerin bir araya gelememe hali gerecek savaşın tüm boyutları ile acımasız bilinen savaş alanlarından farklı olarak hem tarih de vahşiliğin temsilcisi olarak tarif edilen (Moğol( istilalarını aratamayan yıkımı ve insana dair yapılmış, azılmış tüm anlaşmaları yok sayan ve anayasasızlaştırmayı egemen toplum iradesi ile hayattan silinmesine destek olan ana akım basın, ana akım sermaye ve ana akım siyasi partinin açık desteği ile yapılıyor. Toplumun yarıdan fazlasının sessizliği ile onaylanmış olmasında yatıyor.

KORKUNUN GÜÇÜ

Bu gün üç alanda başlayan gelecek endişesi, aslında bu topluma ölümü gösterip sıtmaya rıza etme halinin alışkanlığı sebep olmuştur.

Darbe sonrası ilk kez darbe anayasası ile hesaplaşacağını söyleyen, hatta evrensel hukukta ne varsa toplum olarak yaşamayı hak edenler içinde olduğumuzu söyleyen siyasi partinin ilk seçimde Hükümet olması umudu kervana değil, kediye yüklediklerini bilememekten kaynaklandı.

Günlük olay ve gelişmelerden çıkar sağlayan zihin, devletin nimetleri ve devlet kurulduğu günden bu güne baş edemediği, baş eğdiremediği baş düşman saydıklarının direncini kırmak için yasaları darbecilerden beter hale getirmek ilk darbeyi okuyamamak.

2007 yılı hükümetin sivil hayatı cehennem edeceğinin ilk hamlesi olmuştu.

Darbe anayasasında seçim barajı ve siyasi parti yasası, sendikalar yasası korunurken, ceza yasalarının üstüne ek cezalar bindiren, her olayı terör sayan ağır hapis halini günlük yaşama indirgeyen ilk darbeyi okuyamamak.

İkinci olarak 2010 yılında yaptırılan Referandum, aza rıza göstereme haline evet demek.

Üçüncü eksiklik. Cumhurum başı için yapılan seçimi devletin değişimimi? Yoksa tahkimatımı? Ayırt edememek. Devlet baş düşmanını kendini yönetmeye cesaret etmesini içine sindiremedi. Hemen toplumu bu günkü hale getirecek ilk hamleyi yaptı. İlk seçim de devletin başına liderini çizdirmeden seçtirmek.

CHP: 0/o 25

MHP: 0/015

HDP: 0/010

Devletin başı ilk elden ilk çizgiyi geçemiyor. Baş düşman saydıkları ilk kez devlete karşı toplumun tümüne kurulduğu üç sacayağına sert tekme atmayı başarmanın hazını, gücünü göstermiştir. Devletin mayalandığı hamura su katılmıştır. Artık kıvam tutamaz haline getirmiştir.

ÜÇ ALANDA SAVAŞ

Devlet; ordu, sermaye. İslami kesim, İslami sermaye, tarikatların tümü,(TUSİAT, TUSKON, TOB, MÜSAİT, TÜMSİYAT) CHP, MHP ve diğer devletçi siyasiler...

1- HDP ve KÜRT SİYASİ HARAKETİ

Devlet hukuku, askeri gücü, paralı yabancı askerleri(lejyon) polisi, jandarması ile sayıları yüz bini bulan korucu silahlı güçleri ile savaşı.

2- Devlet silahlı Kürt siyasi güçleri ile aynı alanda savaşı

3-Devlet, AKP, Ordu, CHP ve MHP ile birlikte mecliste silahsız savaşın ön almışını gerçekleştirmiş, var olan darbe anayasalarını dahi yok sayarak savaşı tüm ülkeye taşımışlardır.

Bu acımasız üç alanda sürdürülen savaşta bir yıla yakın zamandır, ülke sınırları içinde Bir bölgenin insanlık tarihinin gördüğü vahşiliği aratan vahşilikte sürdürülen savaşta toplumun sayısal olarak yüzde seksenini oluşturanların seyirlik halinde olmasından, yakılan, yıkılan, ölümlerden vahşeti yaşatanların yalanlarını kendilerine savunma yapanların geleceklerinin yıkım olduğunu görememeleri örgütlü olanların yıkımın ülkeyi komşularımızın durumundan daha beter yapacağını görmeleri ile vicdani, insani ve hukuki olarak yapılması gerekenler için üç koldan yürüyüş başlatılmıştır.

Ülkenin bir yarısında bir yıla yakın zamandır tüm vahşiliklere rağmen düşman sayılanları yarmamış, devlet ve hükümet edenlerin kendi aralarında yaşadıkları yarılma, devletin tüm kademelerinde yaşadığı çürüme, yıkımın yakın olduğunun işareti olmuştur.

ÖNERME.

Gelin dostlar savaşan taraflara ve ülke düzüne önereceğiniz yeni yaşam sözleşmesini EVRENSEL BİLDİRGENİN 30 maddesini yapalım.

Ceza yasalarımızı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi hukukun alalım.

Gelin. Cenevre sözleşmesini, İLO sözleşmesini, İstanbul Sözleşmesini yolumuzu aydınlatan kılavuz olarak alalım.

Birde elimizde 10 madde olarak yazılmış, ilan edilmiş metin var. Seçerek yazalım, yazgımızı değiştirelim.

Devleti merkezden yerele, yereli merkez olmaması için yatay ve dikey bölerek kuvvetleri denkleştirerek her ferdin, her gurubun yaşama güvencesi, bir diğerinin yaşam güvencesi olsun.

Hem savaşı, hem de korkularımıza yenik düşürdükleri bölünmeyi d



Bu yazı 3171 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI