Emeğin dünyasından;

Metal patronları oylamalardan sonuç alamayınca devreye hükümet girdi. İşçiler bakanlığın, taleplerinin altında bir sözleşmeye zorlamasına tepkili.      

EMİS üyesi patronlar grev oylamalarından sonuç aylamayınca devreye hükümet girdi. Çalışma Bakanlığı önceki

gün Birleşik Metal-İş ve patron sendikası EMİS yönetimleriyle bir araya geldi. Çalışma Bakanlığı ülkedeki ekonomik şartlar ve olumsuz koşulların göz önünde bulundurulmasını isteyerek, sözleşmenin bir an önce imzalanmasını istedi. Bakanlığın sözleşmenin taleplerinin gerisinde bir oranla bitmesi için bastırdığına dikkat çeken işçiler, hükümete tepki gösterdi. İşçiler sendika yönetimine de “Sözleşme taslağını fabrikalarda tartışarak belirledik. Sendikanın aldığı tüm kararların arkasında durduk. Bu sözleşme bize sorulmadan, bizim onayımız olmadan kesinlikle imzalanamaz” diye seslendi.

Elektromekanik Metal İşverenleri Sendikası (MESS) ile Birleşik Metal-İş Sendikası arasında 4 işletmede 2200 işçi adına süren sözleşme görüşmeleri, patronların düşük zam dayatması nedeniyle tıkanınca işçiler 20 Ocak’ta greve çıkma kararı almıştı. Patronların bu karara yanıtı ise sendika üyesi olamayan idari personel üzerinde baskı kurarak fabrikaları grev oylamasına götürmek olmuştu. Geçtiğimiz pazartesi günü sona eren oylamada işçiler greve “evet dedi. Grev oylamasının hemen ardından önceki gün Çalışma Bakanlığı Birleşik Metal-İş ve EMİS yönetimleriyle ikinci kez bir araya geldi. Bu gelişmeleri İstanbul, Gebze, İzmir ve Manisa’daki EMİS sözleşmesi kapsamındaki Schneider Enerji, Schneider Elektrik, ABB ve General Elektrik’ten işçilerle değerlendirdik.

KİMSE İŞÇİ ADINA ONAY VEREMEZ

İzmir ve Manisa’dan görüştüğümüz işçilerden biri iki hafta içinde bu ikinci görüşme olduğuna dikkat çekti. Bir işçi, “İki hafta içinde ikinci toplantı olunca ister istemez daha hassas davranıyoruz. Çünkü iki hafta önceki ilk toplantıda durum anlatılmıştı, taleplerimiz dile getirilmişti. Biz de taleplerimizin arkasında olduğumuzu ve mücadeleye hazır olduğumuzu söylemiştik” diye konuştu. Sözleşme taslaklarının fabrikalarda yapılan tartışmaların ardından belirlendiğine dikkat çeken işçi, “Biz işçilerin haberi ve onayı olmadan hiçbir sözleşme imzalanmamalı. Biz sormadan hiçbir sendikacı işçiler adına onay vermemeli” uyarısında bulundu. Dolardaki yükselme, tüketim mallarına gelen zamlar ve ücretlerdeki erimeye dikkat çeken bir başka işçi de belirledikleri taleplerin altında bir sözleşmenin imzalanmamasını istedi.

HÜKÜMETE TEPKİ

Bir başka işçi ise hükümete tepki göstererek “KHK’lerle işçileri yokluğa hazırlamaya çalışıyorlar. Ülke bu durumdayken greve çıkmanıza izin vermeyiz diyor. Bizim derdimiz insanca yaşanacak ücret ve taleplerimizin karşılanması. İster sendika yönetimi ister hükümet işçinin taleplerinin karşısında değil, yanında olmalı” diye konuştu.

'CEBİMİZE GİRMEDEN ERİYECEK ZAM İSTEMİYORUZ'

Gebzeli işçiler de uyuşmazlık döneminin ardından hükümetin müdahalesini baskı olarak değerlendirdi. İşçiler bu müdahalenin OHAL’i fırsata çevirmek isteyen patronların da önünü açtığını belirtti. Sözleşmenin OHAL kapsamına alınmaması gerektiğini dile getiren işçiler “OHAL 3 ay sonra bitebilir ama işçiler 2 yıl boyunca bu teklifler oranında ücret alacak” dedi. İşçiler yüzde 25 zammın altında hiçbir önerinin kabul edilmemesini isteyen işçiler hükümetin de baskıyı işçilere değil daha önce teşvik alan patronlara yapmasını istedi.

Çalışma Bakanlığı ile gerçekleştirilen toplantı ile ilgili görüşlerini aldığımız Gebze Schneider işçileri Çalışma Bakanlığı’nın bu tutumuyla işçileri baskı altına aldığını belirtirken “Taslağının sonuna kadar arkasındayız. Yeni yıl itibariyle yapılan zamlar, yüksek vergiler ve zorunlu BES’ten kaynaklı kesintilerle beraber verilen teklif daha cebimize girmeden eriyecek. İşveren OHAL sürecini dayanak alıyor. Zaten sermayeden yana olan hükümetin elimizdeki grev hakkını erteleyebileceğini biliyor ve bunu koz olarak kullanıyor. Biz sonuna kadar gideceğiz haklarımızı savunacağız” dedi.

YILDIRMAK İSTİYORLAR

ABB işçileri de Çalışma Bakanlığı’nın işçileri düşünmediğini belirtti. İşçiler “Taleplerimizi karşılayacak sonuç için adım atılmadı. Çalışma Bakanlığı grevi ertelese de bizleri bu sefer yıldıramayacak. Hepimiz hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz. Biz bu grev oylamalarını yaparken böyle bir baskı ile karşı karşıya kalacağımızı da biliyorduk. Ne olursa olsun haklarımızın gasbedilmesine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. OHAL’in ve ekonomik durumun bahane edildiğini aktaran işçiler, şöyle devam etti: “Bizlerin unutmaması gerekense geçmişte yaşadığımız grev yasağı. OHAL olmasa da erteleme gündeme gelecekti ama şimdi herkes OHAL diyerek yükü üzerinden atmaya kalkıyor.”

BU TEKLİF KABUL EDİLEMEZ

General Elektrik işçileri de bu görüşmenin işçilerin rızası olmadan sonuca bağlanmayacağını belirterek şunları söyledi: “Daha zammı içeren ilk maddede bile anlaşma sağlanamayacağı belli. Bizler sendika ve temsilcilerimizle görüşmeler yapıyoruz, sürekli bilgi alıyoruz. Bizler insani bir ücret istiyoruz. Hali hazırda yeni yılla doğal gaza, elektriğe, sebze ve meyvelere gelen zamlar belli. Bir de zorunlu BES kesintisi var. Hâlâ ‘ülkenin ekonomik durumu’ denilerek biz bastırmaya çalışıyorlar. Artık hiç geri dönüşü yok. ” Hükümetin patronlardan taraf olduğunu ifade eden işçiler, “Biz işçiler karar vereceğiz ve uygulayacağız. Sendika da bizlere danışmadan kabul etmeyecektir. O sebeple biz bu durumu takip ediyoruz bir yandan da greve hazırlanıyoruz. Ve unutulmasın ki bizim kazanımımız 2017’de gerçekleşecek olan MESS görüşmelerindeki işçilere de dayanak olacaktır” diye konuştu.