Bugun...



Emek örgütleri: Rödevans-taşeron sisteminden vazgeçilsin

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 17 Ekim’de Şırnak’ta 8 maden emekçisinin hayatını kaybettiği madende gerçekleştirdikleri incelemeler sonrası elde ettikleri bulguları kamuoyu ile paylaştı

facebook-paylas
Güncelleme: 25-10-2017 23:17:14 Tarih: 25-10-2017 23:12

Emek örgütleri:  Rödevans-taşeron sisteminden vazgeçilsin

Emek örgütleri:

Rödevans-taşeron sisteminden vazgeçilsin

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 17 Ekim’de Şırnak’ta 8 maden emekçisinin hayatını kaybettiği madende gerçekleştirdikleri incelemeler sonrası elde ettikleri bulguları kamuoyu ile paylaştı

17 Ekim 2017 tarihinde Şırnak’ta meydana gelen iş cinayetinde 8 maden emekçisi hayatını kaybetmiştti. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB temsilcilerinden oluşan heyet olayın meydana geldiği saha ve ocakta yaptığı incelemelerde elde ettiği bulguları ve bulgulardan hareketle cevaplanması gereken soruları kamuoyu ile paylaştı. Bölgede yaşanan işsizlik nedeniyle insanların açlıktan ölmek ve tedbir alınmayan enmiyetsiz ocaklarda ölmek arasında tercih yapmaya zorlandığının ifade edildiği açıklamada kaçak olduğu iddiası ile kapatılma kararı alınan madenlerde 2013 yılından bu yana 15 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Mevcut durumun önüne geçebilmek adına devletin bir an önce rödevans-taşeron sisteminden vazgeçerek kendi sahasında üretimi kendisi gerçekleştirmesi gerektiği ve doğal kaynakların işçi sağlığı ve güvenliği çerçevesinde, bilimin ve tekniğin ön gördüğü biçimde, olumsuz çevresel etki yaratmadan, en yüksek verimle doğru bir biçimde kullanıma sunulması gerektiği ifade edildi.

Son olarak “Ölümlerin son bulması için rant politikaları yerine, kamu yararına politikaların eşliğinde, maden mühendisliği bilimin ve tekniğinin ışığında projeler üretilmelidir. Bu çalışmalar için üniversitelerden, meslek odalarından, sendikalardan destek alınarak katılımcı bir anlayışla ulusal bir madencilik ve işçi sağlığı- iş güvenliği politikası oluşturulmalı ve gerekli kurumsal ve teknik alt yapı sağlanmalıdır. İş hayatındaki belirsizlikler ve işyeri denetimlerinin yetersizliği, iş yerlerinde işçilerin sendikal hak arama mücadelelerinin önünde ki engeller sahaya iş kazaları ve meslek hastalıklarında artış olarak yansımaktadır” denilerek yetkililere acilen önlem almaları çağrısında bulunuldu.

Heyetin elde ettiği bulgular

Heyetin, incileme sonrasında elde ettiği bulgular şu şekilde:

Maden ocağının girişi bariyerlerle kapatılmış ve girişine MİGEM’in kapatma kararı asılarak ocağa girişin ve kömür üretiminin yasak olduğuna dair Şırnak İl Özel İdaresi imzalı bir tabela asılmış olmasına rağmen heyetimizin girişi sırasında maden sahasında üretilen kömürlerin yüklü olduğu kamyonlar çıkış yapmakta oldukları görülmüştür. Ocağa girişi engellemek için alınan tedbirlerin işlevsiz ve iş olsun diye alındığı; hala bir gerçek olarak ortada durmaktadır. Maden sahasında üretimin TKİ tarafından sonlandırılmasının akabinde uzun yıllardır rödevansçılar tarafından yapılmakta olan üretimin madencilik bilim ve tekniğini ile işçi sağlığı ve güvenliğine uygun olmadığı çok net olarak gözlemlenmiştir.

Bu sahada yapılacak hazırlık, dekapaj ve üretim çalışmaları maden mühendisliği bilim ve tekniğine uygun biçimde projelendirilerek, projenin uygulanmasının her adımının takip / denetlemesi yapılarak ve bu denetlemelerde ortaya çıkan yeni sorunların çözüme kavuşturulması için imalatın durdurulması gerekirken; maden sahasında işçilerin dinlenebilecekleri, insani ihtiyaçlarını giderebilecekleri iş güvenliği mevzuatına uygun bir bina veya sosyal tesis dahi bulunmamaktadır.

  • Olayın meydana geldiği maden sahası ruhsatlı bir saha olup ruhsatı Enerji Bakanlığına bağlı Türkiye Kömür İşletmeleri’ne (TKİ) aittir.
  • Maden sahasında ki üretim uzun yıllardır TKİ tarafından rödevans yöntemi ile özel sektöre yaptırılmaktadır.
  • Maden sahasında ki faaliyetler açık işletme yöntemlerine göre hidrolik ekskavatörler ve kamyonlar aracılığı ile yapılmakta olup kademe yükseklikleri hayati tehlikeye neden olabilecek kadar tehlikeli ve yüksektir.
  • Olayın meydana geldiği kısımda kömür damarına iki yerde rastlandığı ve küçük çapta da olsa kazı yapıldığı, aynı zamanda su çekme faaliyetlerinin sürdürüldüğü tespit edilmiştir.
  • Maden sahasında ki hazırlık, dekapaj ve üretim 2013 yılında MİGEM tarafından durdurulmuştur.
  • Maden sahasında durdurma kararı devam ederken; saha TKİ tarafından rödevans ihalesine çıkarılmış ve 14 Nisan 2017 tarihinde ihaleyi kazanan firma ile sözleşme imzalanmıştır.
  • Sözleşmenin imzalanmasını müteakip ihaleyi kazanan firma tarafından hazırlandığı belirtilen proje ruhsat sahibi olan TKİ tarafından MİGEM’in onayına sunulmuştur.
  • Şırnak Valiliği tarafından yapılan açıklamada projenin onaya sunulmasını müteakip, sahada MİGEM tarafından yapılan inceleme sonucu “tehlikeli durumların devam ettiği, üretime yönelik faaliyetlerin durdurulmasına devam edilmesi, tehlikeli durumun giderilmesine yönelik faaliyetlerin sürdürülmesi ve kömür sevkiyatı yapılmaması” kararı verilmiştir. Bu karar MİGEM tarafından TKİ Genel Müdürlüğü’ne ve Şırnak Valiliği’ne yazılı olarak iletilmiştir.

Gerçek sorumlu kim?

Yapılan inceleme ve araştırmalarda elde edilen tespitler sonucu cevaplanması gereken sorular:

  • TKİ Genel Müdürlüğü ve Şırnak Valiliği bu kararın gereğini yapmış mıdır?
  • MİGEM’in onayına sunulan proje kim tarafından hazırlanmıştır?
  • Hazırlanan projede; kapatma nedenleri ele alınarak çözüm önerilmiş midir?
  • Projede işçi sağlığı ve güvenliği bakımından alınması gereken tedbirler önerilmiş midir?
  • MİGEM’in bu kararına göre ruhsat sahibi veya rödevansçı firma tarafından “tehlikeli durumun giderilmesine yönelik faaliyetler” için yapılması gerekli çalışmalara yönelik bir proje, risk analizi yapılmış mıdır?
  • Risk analizi yapıldıysa bu proje ilgili ve yetkili kurumların onayına sunulmuş mudur?
  • MİGEM’in bu kararına rağmen sahada su atımı, hazırlık ve dekapaj faaliyetleri yapılmış mıdır?
  • Bu sahada durdurma kararı varken, durdurma kararının gerekçesi olan tehlikeli durumlar ortadan kaldırılmadan ihaleye çıkılması ne kadar hukuki ve bilimsel bir karardır?
  • Olayın meydana geldiği sahada ihaleyi alan firma işi başka bir taşeron firmaya devretmiş midir? Aralarında bir taşeron sözleşmesi var mıdır?
  • Olayda hayatını kaybeden 8 madencinin SGK’ya kaydı var mıdır?

Bu sorular cevaplandığında, gerekli belgeler kamuoyuna sunulduğunda bu ocağın kaçak olup olmadığı, ihmallerin ve gerçek sorumluların kimler olduğu çok kolay bir şekilde ortaya çıkacaktır.




Kaynak: Sendika.org

Editör: yeniden ATILIM

Bu haber 1138 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Emek Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI