Tweet |
DİSK Genel İş 2 No’lu şube ve Tüm Bel Sen üyelerinin katılımıyla gündüz Seyhan Belediyesi önünde buluşan kadınlar burada bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasında Seyhan Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncuları kadına yönelik şiddete dikkat çekmek amacıyla bir oyun sergiledi. Basın açıklamasını sendikalar adına Bahar Yücel Ünnü okudu. Tüm kadınları emeğinin, geleceğinin, bedeninin sahibi olabilmek için mücadeleye çağıran Ünnü kadınların taleplerini sıraladı:
Akşam saatlerinde ise Adana Kadın Platformu’nun çağrısıyla 5 Ocak Meydanı’nda toplanan yüzlerce kadın İnönü Parkı’na kadar yürüdü. Halkevci Kadınlar alanın güvenliğini alırken yürüyüşe katılmak üzere gelen kadınlar ”Jin Jiyan Azadi ”, ”Eşitiz biz varız” sloganlarıyla meydanı inletti. Adana Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Sıla Soyaslan, kadına yönelik şiddete karşı on yıllardır süren mücadeleyi hatırlatarak, yargının da erkek egemenliğinden yana tutum aldığını hatırlattı.
Patriarka ve kapitalizm karşısında kadınları artık özsavunma geliştirdiklerini vurgulayan Soyaslan “Maruz kaldığı erkek şiddetine ve işkencelere şiddetle karşılık veren, yaşamak için öldürmek zorunda kalan kadınlara ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası veren yargı kadının öz savunma hakkını tanımıyor. Bir taraftan yargı eliyle katledilmemiz meşrulaştırılırken diğer taraftan Saray’ın savaşı en fazla biz kadınları vuruyor” dedi.
Eyleme HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş da katıldı. Beştaş konuşmasında kadına yönelik şiddet ile sonuna kadar mücadele edeceklerini kadın cinayetlerinin politik olduğunu söyledi. Dün ilk defa kadın grup toplantılarını başlattıklarını vurgulayan Beştaş, bunu Meclis’te de sürdüreceklerini belirtti.
Bursa
Bursa’da kadınlar 25 Kasım’da tüm gün sokaklardaydı. Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin çağrısıyla öğle saatlerinde Kent Konseyi önünde bir araya gelen kadınlar ‘Bağır herkes duysun, erkek şiddeti son bulsun’ pankartı arkasında Nilüfer Belediyesi önüne yürüdüler. Nilüfer Kadın Korosu’nun da yer aldığı yürüyüşte kadın şarkıları seslendirilirken, kadınlar erkek şiddetine karşı seslerini duyurdular.
Nilüfer Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Nebahat Ulugül, “Her gün binlerce kadının Türkiye’de taciz, tecavüz ve şiddete maruz kaldıklarını kaydeden Ulugül, “Neredeyse her gün bir kadın katlediliyor. Erkek adalet değil, gerçek adalet için mücadele edeceğiz. Savaş politikalarının en büyük mağduru olan biz kadınlar, barışta ısrarcıyız. Kadınları ikincileştirerek üretilen bu kadın düşmanı dili reddediyoruz. Bu gerici eril dili üretenler, kadına yönelik şiddetin baş sorumlularıdır. Kadın düşmanlarından hesabı biz kadınlar soracağız” dedi.
Basın açıklamasının ardından kadınlar, Nilüfer Belediyesi Halk Evi önündeki Cumhuriyet Meydanı’nda “Dünyayı Turuncuya Boyayalım” adlı Atölye Çalışması’na katıldı. Yün Yumağı, Kördüğüm, Sessizliği Kırmak, Kazan, Yüzüm Nerede isimli atölyelere katılan kadınlar günün anlamına uygun etkinlikler gerçekleştirdiler.
Bursa Kadın Platformu’nun çağrısıyla kent merkezinde de kadınlar sokaktaydı. Akşam saatlerinde Setbaşı Şehir Kütüphanesi önünde buluşan kadınlar sloganlarla ve yitirilen kadınların taşındığı pankartlarla Heykel Meydanı’na yürüdü. Heykel Meydanı’nda platform adına açıklamada bulunan Nadiye Gürbüz, ülkemizde her gün 5 kadının öldürüldüğünü belirterek şunları söyledi:
Daha geçen hafta Samsun’da kadın hastasının kocası tarafından şiddete maruz kalışını önlemek isteyen Doktor Aynur Dağdemir öldürüldü. Mahkemelerde suçlu erkeklere ‘iyi hal’, ‘Haksız tahrik’, ‘Saygın tutum’ ve en son olarak da ‘Bir daha yapmaz’ indirimleri uygulanarak erkek adalet tarafından korunduğuna şahit olduk. Erkeklere iyi hal indirimi uygulayanlar, maruz kaldıkları şiddet karşısında özsavunma hakkını kullanarak kocasını öldüren kadınlara müebbet hapis cezası uyguluyor.
Saray’ın savaşına karşı kadınlar olarak barışta ısrarcı olacaklarını belirten Gürbüz, kadın katliamının olduğu her yerde öz savunmanın meşru olduğunu ifade etti. Açıklama sonrasında kadınlar eylemlerini Heykel Meydanı’nda sonlandırdı.
Çanakkale
Aynalı Çarşı kapısında toplanan kadınlar, sloganlarla Mümtaz Pirinççiler Meydanı’na yürüdü. Yürüyüş sırasında sık sık “Erkek adalet değil gerçek adalet”, ” Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa” sloganları atan kadınlar meydanda yaptıkları basın açıklamasının ardından eylemi sonlandırdı.
Hatay
Antakya Kadın Dayanışması’nın çağrısıyla bir araya gelen kadınlar savaşa, şiddete, gericiliğe karşı ses çıkarttı. Dayanışma adına okunan basın açıklamasının ardından kocaları tarafından katledilen Hataylı Özlem Açıkbaş ve İpek Bakımcı’nın ailelerinin de katıldığı yaşam nöbeti tutuldu. Yaşam nöbetinde müzik/şiir dinletisi, kadın mücadelesine dair sinevizyon gösterisi ve ardından eril yargıyı eleştiren bir tiyatro oyunu gerçekleştirildi. Kadına yönelik her türlü şiddete ve ayrımcılığa; tacize ve tecavüze, kadın cinayetlerine karşı direnişi büyütme çağrısı yapılarak eylem sonlandırıldı.
Hopa
Kemalpaşa’da Halkevci Kadınlar’ın çağrısıyla bir araya gelen kadınları 24 Kasım’da Hopa Halkevi’nde film gösteriminde buluştu. ”Eşit ve özgür bir dünya istiyoruz ve bu dünyayı kurana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” diyen Halkevci Kadınlar 25 Kasım’da da Hopa Meydanı’nda basın açıklaması düzenledikten sonra eylemde yazdıkları pankartı meydana astı.
Kocaeli
Kocaeli Kadın Platformu, erkek şiddetine karşı yaşam, barış ve özgürlük taleplerini Cumhuriyet Parkı’na yaptıkları yürüyüşte dillendirdi. Her dilden taleplerin yer aldığı pankart da kortejin yanında taşındı. Yürüyüş boyunca şiddete karşı şarkılar söyleyen ve ses çıkaran kadınların coşkulu yürüyüşünün ardından parkta bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada kadın cinayetlerinin ideolojik olduğu, cinsiyetçilikten, eşitsizlikten, tekçilikten ve militarizmden beslenerek büyüyen iktidar eliyle gerçekleştirildiği belirtildi. “Kadın cinayetleri erkek-devlet-sermaye işbirliğiyle sistematik hale gelir. Evde, işte, sokakta, mecliste, tarlada, kısacası hayatın her alanında örgütlü şiddet olarak kadınlara karşı bir savaş yürütür” denilen açıklama “İsyan sokak dayanışma”, “Jin jiyan azadi”, “Yaşam barış özgürlük” sloganlarının atılması ve halaylarla son buldu.
Mersin
İstasyon Meydanı’nda bir araya gelen yüzlerce kadın Atatürk Parkı’na doğru yürüyüşe geçti. “Kadın cinayetleri politiktir”, “Özsavunma haktır” diyen kadınlar zılgıtlarıyla ve sloganlarıyla kadına yönelik şiddete karşı ses çıkaran kadınlar basın açıklamasının ardından çektikleri halaylarla eylemi sonlandırdı.
Tarsus
Tarsus Kadın Platformu’nun çağrısıyla, Halk Eğitim Merkezi önünde toplanan kadınlar yaptıkları meşaleli yürüyüşün ardından Yarenlik Alanı Saat Kulesi önünde basın açıklamasını okudu. Kadın Platformu adına Tarsus Eğitim-Sen Kadın Sekreteri Macide Boymul’un okuduğu basın metninde, ”Biz kadınlar, erkek-devlet-sermaye işbirliğiyle yaşamımızı kuşatma altına alan saldırılara karşı, yaşam alanlarımıza, toprağımıza ve doğaya dönük talana karşı, kentlerimiz üstünde oluşturulan ablukaya karşı, toprağımızdan bizi koparan şiddet, baskı ve zora karşı; emeğimize, bedenimize ve kimliğimize sahip çıkıyoruz” denildi.
Yürüyüş sırasında ve basın açıklamasının sonunda, Tarsus’ta katledilen Özgecan Aslan’ın 3 Aralık Perşembe günü görülecek olan 3. duruşmasına çağrı yapıldı. Özgecan Aslan fotoğraflarının da taşındığı yürüyüşte, ”Özgecan Aslan isyanımızdır”, ”Erkek-Devlet şiddetine son”, ”Kadınlar savaş istemiyor” sloganları atıldı. Ankara Katliamı’nda yaşamını yitiren Tarsuslu Leyla Çiçek de kadınların sloganlarında hayat buldu. Yaşam haklarını savunmak için öldürmek zorunda kalan Nevin Yıldırım ve Çilem Doğan’a selam gönderen kadınlar eylemlerini sloganlarla sonlandırdı.
Samsun
Konak Sineması önünde bir araya gelen kadınlar, hazırladıkları müzik dinletisi ve tiyatro gösteriminin ardından kadına yönelik şiddete karşı bir süreliğine oturma eylemi yaptı. Konak Sineması önünden Çiflik Caddesi boyunca sloganlarla yürüyen kadınlar Akbank önünde basın açıklaması okudu. Yürüyüş sırasında Suruç, Ankara katliamlarında ve erkekler tarafından katledilen kadınların fotoğraflarını taşıyan kadınlar geçtiğimiz günlerde çalıştığı hastanede katledilen Doktor Aynur Dağdemiri de unutmadı.