Bugun...



Engin Baş yazdı: Gaziantep’in yeni ilçesi Cerablus

“Tamam, IŞID dönemi çok kötüydü ama iyi tarafları da vardı. Çok fazla sokağa çıkamıyorduk ama kadınları korumak için bazı kuralları iyiydi” diyor hayatının iki yılını IŞID rejiminde geçiren Amine, Cerablus sokaklarında konuşurken.

facebook-paylas
Tarih: 30-10-2016 22:42

Engin Baş yazdı: Gaziantep’in yeni ilçesi Cerablus

Gaziantep’in yeni ilçesi Cerablus

Engin Baş

“Tamam, IŞID dönemi çok kötüydü ama iyi tarafları da vardı. Çok fazla sokağa çıkamıyorduk ama kadınları korumak için bazı kuralları iyiydi” diyor hayatının iki yılını IŞID rejiminde geçiren Amine, Cerablus sokaklarında konuşurken.

Ve ekliyor dokuz çocuk annesi kadın “Onların döneminde zorla da olsa saygı görüyorduk kimsenin bişey yapmayacağından emindik.” Eşi on binlerce Suriyeli gibi savaşta ölmüş; yokluk, sefalet içinde yaşam mücadelesi veriyor, anlıyorsunuz ki bu kaotik cehennemde bir yandan diğerine savrulmaktan ve çaresizlikten bıkmış, onuruyla yaşamanın özlemi içinde Cerablus’un yeni dönemin ona umut olması beklentisi içinde.

Cerablus Gaziantep’in bir kasabası gibi

Halep’ten kaçmış, eşini ve bir çocuğunu kaybetmiş. Güvenli diye bir süredir Cerablus’da kalıyor Amine. Fırat Kalkanı’ derman oldu mu?” diye soruyorum, “Şimdi biraz daha iyi gibi” diyor. Ama sır vermiyor. Amine’nin “İyi gibi” dediği şey ise Cerablus’un elektriğinin, suyunun artık var olması.

Türkiye’nin kente elektrik ve su vermesinin ardından eskiden okul olarak kullanılan ancak savaş nedeniyle işlevini yitirmiş bir binayı da hastaneye çevirmiş. Sadece acil servisi dışarıdaki çadırda şimdilik.

Genel anlamda bakıldığı zaman Cerablus Gaziantep’in bir kasabası gibi artık pratikte. Yemek dahil her şey Antep’ten gelmekte.

Kente resmi rakamlara göre ‘Fırat Kalkanı’nın ikinci ayında Türkiye’den 7 bin 700 Suriyeli dönmüş. Ancak göçün büyük kısmını Halep ve civardan almış.

Cerablus’ta kalanların önemli bir bölümü savaş nedeniyle her şeyini bırakıp giden insanlardan oluştuğu için yokluk had safhada. Türkiye’den gelen her şey hayati önem taşıyor. Mesela yiyecek ihtiyacının önemli bir kısmını Şahinbey Belediyesi karşılıyor. Belediyenin meydanda kurduğu çadırda çıkan yemek her gün binleri doyuruyor.

Cerablus’ta Işıd neden direnmedi?

Kentte normale dönüş esamisi olarak kabul edilir mi bilmem ama bir de konsey kurulmuş. Başkanı Muhammed Habeş, “Elbette seçim de yapacağız ancak güvenlik nedeniyle şu anda kentte bulunan okumuş kişilerden bir konsey oluşturduk. Doktor, mühendis gibi üniversite mezunlarından oluşturduk konseyimizi” diyor.

IŞID giderken 100 civarında Cerabluslu genci beraberinde götürmüş.

Cerablus’un kolay alınma meselesini soruyoruz Habeş’e. “Burada bulunan IŞID militanlarının çoğunluğu yabancıydı. Yabancı savaşçılar çok değerli onlar için, kaybetmek istemiyorlardı. Dabık’ta da aynısı oldu muhtemelen. Giderken kentte işe yarayan elektrikli aletleri aldıkları için çok zorlanıyoruz”diyor.

Önce okul, sonra işkencehane, şimdi yine okul

Eğitim IŞID nedeniyle ortadan kalkınca çocuklar uzun süre boşlukta kalmış. Hatta IŞID uzun süre elinde tuttuğu kentte bir okulu da işkence merkezine çevirmiş.

Türk yetkililer Cerablus IŞID’ın elinden Suriyeli muhaliflerin eline geçine burayı da tamire başlamış. Tekrar okula çevirmek için çalışıyorlar. Bina şekle girmiş olsa da daha işi var.

Bazı işkence odalarında hala yerlerden çıkmamış kan lekeleri var, daha sonra temizlenecek. Yetkililer bize merkezin ilk ele geçtiği halinin resmini de gösterdiler. Düpedüz işkencehane…

Muhalifler: Bizi IŞİD değil, mayınları yavaşlatıyor

Bölgede konuşlanan Türkiye destekli Sultan Murat Tugayları’ndan Komutan İsmail, ‘Fırat Kalkanı’nın iyi gittiğini, sürekli ilerlediklerini ve bölgeye hakim olduklarını belirtiyor.

IŞIDla savaşırken karşılaştıkları iki büyük sıkıntı yaşadıklarını söylüyor. Birincisi mayın konusu. Ele geçirdikleri bölgelerde IŞID çekilirken çok sayıda bubi tuzağı ve el yapımı mayın bırakması. “Hızımızı yavaşlatan mayınlar, IŞID değil” diyor Komutan İsmail.

İkincisi ise uyuyan hücreler. Ele geçen bölgelerde günler sonra aktif olan hücrelerin düzenlediği saldırılar işlerini aksatıyor. “Şu an Cerablus’ta bile bu kadar askerimiz varsa önemli sebebi bu”diyor.

‘Esad gidince onun için savaşanlarla anlaşacağız’

Türkmen yaveri Fikret aracılığıyla konuştuğum diğer komutan Ebu Abil’e nereye kadar devam edeceklerini soruyorum; çıtayı yüksek tutuyor: “Hedefimiz Suriye’nin tamamı.”

Güç dengelerine bakınca ‘yavaş’ diyesim gelse de “Bunu nasıl gerçekleştireceksiniz” diyorum. El Bab ve Menbiç’i alacaklarından emin olduğunu belirterek “Halep’te kuşatma altında kalan arkadaşlarımıza koridor açarak ulaşacağız, sonrası kolay olacak. IŞID’ı komple bu topraklardan sileceğiz” diyor.

“Esad rejimi için savaşan insanlar da kardeşimiz, onlarla anlaşırız Esad gidince göreceksiniz. Ama IŞID pislik ve bu topraklara ait değil. Gün gelecek onların tamamını Suriye’den atacağız” diyor Abil.

Türkiye’nin Rusya ile Halep konusunda anlaşmış olabileceğini sorduğumda “Bizi ilgilendirmez. Rusya ve Esad rejimi Halep’te insanlarımızı öldürüyor, buna izin vermeyeceğiz. Halep’ten ve ülkeden asla vazgeçmeyeceğiz” yanıtını veriyor.

Bölgedeki muhaliflerin Türkiye desteği sayesinde yürüyüşleri bile değişmiş desek yeridir. El Bab’a gireceklerine kesin gözüyle bakmakla kalmayıp daha da ilerleyeceklerinden eminler. Ancak bölgedeki çoklu dengeler dinamiği ve Suriye konusunun kompleksliği nedeniyle ne olacağını onların da kestiremediğini söylemek sanırım yerinde olur.




Kaynak: Diken

Editör: yeniden ATILIM

Bu haber 775 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Basından yazılar Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI